DAEŞ'in Kerkük'e Sürpriz Saldırısı ve Beklentileri  

DAEŞ, Musul operasyonuna dair tartışmalar sürerken 21 Ekim 2016’da sabaha karşı Kerkük’e bir saldırı başlatmıştır. Sürpriz saldırı, Musul operasyonuna katılan güçlerin Musul çevresinde kontrolü nispeten daha kolay köyleri ele geçirmek suretiyle ilerleme kaydedildiğini ifade ettiği günlerde gerçekleştirilmiştir. Musul operasyonu bağlamında, katılan güçler şehir merkezine ilerledikçe şehir savaşı ve bubi tuzakları dolayısıyla zamanla operasyonun daha maliyetli ve zaman alıcı olacağı öngörülmektedir ki bu yaklaşım hem Irak güvenlik kuvvetlerince hem de koalisyon yetkililerince de dile getirilmiştir. Bu ihtimalin gerçekleşmesinden önce dahi DAEŞ’in elindeki tüm imkanlarla operasyonu daha maliyetli hale getirmek için önemli bir çaba sarf edeceği görülmektedir ki Kerkük saldırısı bu açıdan önemli bir örnek olmuştur.

Kerkük’e gerçekleştirilen saldırının yalnızca şehir dışından gelen DAEŞ militanlarınca değil, aynı zamanda örgütün Kerkük içerisindeki uyuyan hücrelerinin de desteğiyle gerçekleştirildiğine inanılmaktadır. Saldırılar, Kerkük Valisi Necmeddin Kerim ve Irak Başbakanı Haydar el-Abadi’nin Havice’nin DAEŞ’in kontrolünden geri alınmasına dair görüş alışverişlerinde bulunmalarının hemen akabinde gerçekleşmesi bakımından da önemli bir zamanlamaya işaret etmektedir.  Saldırıyı takiben peşmerge ve Kerkük Valisi ile DAEŞ arasında yoğun bir bilgi savaşı da yaşanmıştır. Kerkük’teki idari yapılar halkı ve dünyadaki internet kullanıcılarını durumun kontrol altında olduğuna, herhangi bir idari binaya DAEŞ’in girmeyi başaramadığına, peşmergenin duruma hakim olduğuna ve sızmayı gerçekleştiren DAEŞ militanlarını öldürdüğüne ikna etmeye çalışmıştır. Buna karşın, şehirdeki ciddi güvenlik sıkıntısı dolayısıyla Cuma namazları iptal edilmiş, sokağa çıkma yasağı getirilmiş ve şehre giriş çıkışlar yasaklanmıştır. Hem DAEŞ hem de peşmerge güçleri şehre sabahın erken saatlerinden itibaren takviye kuvvet göndermiştir. Bu bağlamda PKK(HPG)’nın da peşmergeyi DAEŞ saldırısına karşı desteklemek adına şehirde aktif olduğu ifade edilmiştir. Öte yandan DAEŞ, 8 mahalleyi kontrol ettiğini hatta şehrin yarısının kontrolünde olduğunu ve Dibis ile Kerkük’ü bağlayan yolu ele geçirdiğini açıklamıştır. Örgüt, cami hoparlörlerinden camilerdeki halkı kendilerinin yanında savaşmaya çağırmıştır. DAEŞ militanlarının camilerden, kreşlerden ve evlerden insanları kaçırdığı ve çatılara keskin nişancılar yerleştirdiği de gelen bilgiler arasındadır. 3 intihar bombacısı Dibis’te İranlı Sunir firması tarafından genişletilen enerji tesisine saldırmış, 12 Iraklı idareci ve 4 İranlı işçiyi öldürmüşlerdir.  Örgütün aynı zamanda yerel hapishaneyi basarak mahkumları serbest bıraktığı da ifade edilmiştir. Şu ana değin uzun namlulu silahlar, keskin nişancı tüfekleri, intihar bombacıları ve el yapımı patlayıcıların DAEŞ saldırısında örgüt açısından öne çıkan araçlar olduğu görülmektedir. DAEŞ karşıtı koalisyon saldırıya karşı hava saldırıları gerçekleştirmiş, DAEŞ de buna karşılık petrol yakarak saldırıları önlemeye çalışmıştır. Yazının yazıldığı anlarda Kerkük’ten gözlemciler halen çatışmaların devam ettiğini ve henüz durumun tam anlamıyla kontrol altına alınamadığını belirtmekteydi.

Saldırı DAEŞ açısından zamanlaması stratejik olarak hesaplanmış bir hamle olarak değerlendirilmelidir. Bu saldırıyla hem Musul operasyonuna dair tartışmaların sürdüğü hem de Havice operasyonuna dair planlamaların yapıldığı bir dönemde bir odak dağıtma çabası ortaya konmuştur. Saldırıyla özellikle Musul operasyonuna katılması muhtemel peşmerge birliklerinin hem insan hem de ekonomik kaynakları üzerinde hasar bırakılması amaçlanmıştır. Kerkük’ün etnik, dini ve mezhepsel çeşitliliğe sahip demografik yapısı göz önüne alındığında saldırı, aynı zamanda şehir içerisinde bu fay hatları zerinden gerilim çıkarmayı ve böylece halihazırda anlaşmazlık sebebi olan Musul operasyonuna hangi güçlerin ve nasıl katılacağı ve operasyon sonrası Musul’da kurulacak idarenin nasıl şekilleneceğine dair tartışmaları daha da alevlendirmeyi amaçlamaktadır. Şehirdeki Şii nüfus ve Hüseyniyelere (Şii camileri) DAEŞ’in yapabileceği muhtemel saldırılar ve örgütün Sünnilere yönelik cami hoparlörlerinden yaptığı çağrılar göz önünde bulundurulursa şehir içerisinde gerginlik ihtimalinin dikkatle takip edilmesi gerekmektedir.  DAEŞ’in kendi finansal kaynaklarına doğrudan etki edecek bir hamleyle rüşvet ve fidye karşılığında bazı sivillerin kaçmasına izin verdiği de bildirilmiştir. Ekonomik kayıplarla beraber alan kaybı da yaşayan ve birden fazla cephede savaş veren örgütün bu saldırıyla hem belli ölçüde finansal kazanımı hem de prestijini onarma çabasını görmek mümkündür. Böylelikle örgüt yalnızca Musul operasyonunun değil Irak’ta nihai DAEŞ-sonrası ortamın oluşturulmasının da kısa-vadeli askeri kazanımlarla elde edilemeyecek çetin mücadeleler olduğunu göstermeye çalışmaktadır. IKBY’nin halihazırda oldukça kırılgan ekonomisi göz önüne alındığında Zengin hidrokarbon rezervleri dolayısıyla Kerkük önemli bir hedef olarak öne çıkmaktadır. Zira bu kaynakların çıkarılması ya da aktarımına verilebilecek zararlar IKBY’nin peşmerge maaşlarını ödeme konusunda yaşadığı güçlüğü daha da artıracaktır. Ancak şu ana kadar DAEŞ tarafından petrol ya da doğalgaz ağlarına yapılan başarılı bir saldırı bildirilmemiştir. Sızma yapan militan sayısının azlığı ve peşmergenin şehirdeki yoğun varlığı dolayısıyla DAEŞ saldırısının püskürtülmesi oldukça muhtemeldir ki yazının yazıldığı saatlerde neredeyse saldırının tamamen püskürtüldüğü ifade edilmektedir. Ancak, durumun saatler süren çatışmalar sonrasında halen tam anlamıyla kontrol altına alınamamış olması hem peşmergenin gücünün sınırlarını hem de DAEŞ’in benzer sürpriz saldırılarının olası etkilerini göstermek adına oldukça önemlidir. Dolayısıyla Irak’ta DAEŞ’e karşı ileriye dönük strateji geliştirmede grubun uyuyan hücreleri kullanma ve odağı saptırma maksatlı saldırılar düzenleme taktiklerinin göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Saldırı neticesinde ortaya çıkan manzara örgütün Irak’taki varlığını nihayete erdirmenin oldukça fazla çaba gerektiren bir süreç olduğu fikrini destekler niteliktedir.