Kerry’nin Arabuluculuğunda İsrail-Filistin Barış Görüşmeleri ve Kerry’nin Ürdün ve Suudi Arabistan Ziyaretleri

Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı John Kerry, geçtiğimiz hafta İsrail–Filistin barış müzakereleri için Ortadoğu’ya onuncu kez ziyaret düzenledi. Kerry bu ziyaretinde İsrail ile Filistin arasında yaşanan anlaşmazlıkları çözmede desteklerini almak için Ürdün ve Suudi Arabistan Kralları ile görüştü. Kerry ilk olarak Ürdün Kralı Kral Abdullah’ı daha sonra Suudi Arabistan Kral’ını ziyaret etti.
 
İsrail-Filistin arasındaki doğrudan görüşmeler, Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı John Kerry’nin girişimleri ile 29 Temmuz 2013’te başladı. Böylece iki ülke arasındaki barış süreci Kerry’nin teşebbüs ile yeniden başlamıştır. İsrail- Filistin arasındaki anlaşmazlığında nihai bir karara ulaşmak için 2014 yılının Nisan ayına kadar dokuz aylık müzakere süreci planlanmıştır. Görüşmeler başlamadan önce, 1993 Oslo I Anlaşmasının öncesinden beri İsrail hapishanelerinde tutuklu olan 104 Filistinli mahkum İsrail tarafından serbest bırakılmıştır. Bu olaydan sonra iki ülke arasındaki barış görüşmeleri Dışişleri Bakanı Kerry’nin öncülüğünde ilk olarak Washington’da başlamıştır. İki ülke arasında çözülmesi gereken önemli noktalar bulunmaktadır ve barış görüşmelerinin yeniden başlamasından sonra hala devam eden sorunlar da bulunmaktadır. İki taraf arasındaki sınır ve bu sınırın hangi noktalara göre belirleneceği, bağımsız bir devlet olarak Filistin’in tanınması, Kudüs’ün statüsü ve İsrail’in hala devam ettirmekte olduğu Batı Şeria’da yerleşim yeri inşaatları çözülmesi beklenen ve istenen önemli sorunlardır.
 
Mahmud Abbas görüşmelerin ilk gününde kendi topraklarında sivil ya da asker İsrailli istemediklerini dile getirmiştir. Bu görüşü İsrailli makamlar tarafından Yahudilere karşı yapılan ayrımcılık olarak dile getirilmiştir. Abbas daha sonraki görüşmelerde bu söyleminde işgalin tarafında olan İsraillileri kastettiğini, işgal kuvvetleri olmadıkları sürece İsraillilerin ya da Yahudilerin Filistin’e turizm ya da iş sebebiyle gelmelerinde hiçbir probleminin olmadığını dile getirmiştir. İsrail Başbakanı Benyamin Netenyahu Filistinli mültecilerin geri dönüş hakkını (Palestinian Right of Return) reddettiklerini ve Kudüs bölünmeden kalmalıdır şeklinde açıklamalarda bulunmuştur. Ayrıca İsrailli müzakereciler 1967 sınırlarına dayalı bir devlet olmayacağını ve Separation Wall’ın sınır olacağını dile getirmişlerdir. 
 
Kerry, İsrail-Filistin barış sürecini görüşmek ve iki ülke arasında yaşanan anlaşmazlıkları çözmek için Ürdün ve Suudi Arabistan Kralları ile görüştü. İlk olarak Ürdün Kralı Kral Abdullah ile görüşen Kerry, bu görüşmede konu ile ilgili Ürdün Kralı’nın desteğini aldı. Ürdün Kralı Abdullah, İsrail- Filistin anlaşmazlığına çözüm olacak ya da sona erdirecek barış çabalarına destek vereceklerini Kerry’e yenilemiştir. Kral Abdullah; iki ülke arasındaki sorunun adil bir şekilde çözülmesi gerektiğine vurgu yapmıştır. Ürdün Kralı bu noktada İsrail-Filistin barış görüşmelerinde Kerry’nin arabuluculuk çabalarını da desteklediklerini dile getirmiştir. Kerry ise Ürdün Kralı’na iki ülke arasındaki sorunların çözülmesi için adil ve eşit çözümler bulunacağı sözünü vermiştir.
 
Kerry Ürdün ziyareti sonrası Suudi Arabistan’a gitti ve burada Suudi Arabistan Kralı Kral Abdullah bin Abdülaziz ve Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Suud El-Faysal ile görüştü. Kral Abdullah da Ürdün Kralı gibi Kerry’nin İsrail-Filistin barış müzakerelerindeki çabalarını desteklediklerini dile getirdi. Dışişleri Bakanı Prens Faysal,  Filistin-İsrail anlaşmazlığını ele aldıkları Kerry ile görüşmesinde "uluslararası kararlar ve meşruiyetin esaslarına dayalı adil, kapsamlı ve kalıcı barışın sağlanmasının zorunluluğu, toprak karşılığı barış ilkesi ve Arap barış girişimi" konularında aynı fikirde olduklarını dile getirmiştir. Kerry bu iki ülkenin desteğinin barış görüşmelerinde önemli rol oynayacağına ve seyrini olumlu yönde değiştireceğine inandığını söylemiştir.
 
İsrail–Filistin barış görüşmelerinde bölge ülkelerinin desteği önemlidir, ama asıl görev İsrail ve Filistin taraflarına düşmektedir.  İsrail’in son zamanlardaki Filistin politikalarına baktığımız zaman barış görüşmelerinin sekteye uğrayacağını ve sürecin uzun bir zaman alacağını söylememiz mümkün.