Analiz

Sultan Kâbus’un Mirası ve Umman Siyasetinde Yeni Dönem

Arap yarımadasında tarihi, kültürü ve kadim devlet geleneği ile farklılaşan ülkesi Umman’da Sultan Kâbus bin Said bin Teymur el-Said’in 10 Ocak 2020’de hayatını kaybetmesi ülkenin modern tarihinde bir dönemin bitişi anlamına gelmiştir. Modern Umman’ın kurucu babası olarak bilinen ve Ortadoğu’nun en uzun süre tahtta kalan lideri olma özelliğini elde eden Sultan Kâbus, 50 yıla yakın süredir ülkesini yönetmekteydi. Gerek iç politikada gösterdiği tatlı- sert yönetim çizgisi gerekse de dış politikadaki tarafsızlık ilkesi ile Sultan Kâbus, ülkesinde sevilen bir lider olmasının ötesinde bölgesel ve küresel siyasette de saygı duyulan bir figürdü. Bu yönüyle Sultan Kâbus’un ölümü hem ülke içerisinde hem de bölgesel ve küresel düzeyde geniş yankı uyandırdı.

Öyle ki Sultan Kâbus’un ölümünün ardından aralarında Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Katar, Kuveyt, Ürdün ve Mısır’ın bulunduğu birçok Arap ülkesinde 3 gün ulusal yas ilan edildi.1 Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreterliği’nde BM bayrağı yarıya indirildi.2 Bazı ülke liderleri Sultan Kâbus’un arkasından taziye mesajları yayınlarken, defin işlemlerinin ardından gerçekleştirilen taziye törenlerine birçok ülke lideri bizzat katıldı. Umman’ın iyi ilişkilerinin olduğu İran’dan Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, Maskat’a gelerek Kraliyet ailesine taziyelerini ileten ilk yabancı devlet temsilcisi oldu. Daha sonra Körfez ülkeleri liderleri Umman’a gelerek taziyelerini ilettiler. Bunun yanı sıra İngiltere’den kraliyet ailesini temsilen Galler Prensi Charles, Başbakan Boris Johnson ve Savunma Bakanı Ben Wallace ve İngiliz Ordusu Genelkurmay Başkanı General Nicolas Carter’ın bulunduğu güçlü bir heyetle yeni Sultan’ı ziyaret etti.3 Türkiye’den de Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ülkeye gelerek başsağlığı dileklerini ilettiler.

Taziye ziyaretlerinde öne çıkan isim Umman’ın yeni Sultan’ı Heysem bin Tarık bin Teymur el- Said oldu. Sultan Heysem’in Sultan Kâbus’un vasiyeti üzerine ülkenin yeni lideri olarak göreve başlaması olası liderlik tartışmalarını başlamadan bitirmiş oldu. Nitekim 50 yıldır aynı lider tarafından yönetilen ülkede, Sultan Kâbus’tan sonra nasıl bir geçiş süreci yaşanacağına, daha doğrusu kimin yeni sultan olacağına dair tartışmalar zaman zaman kamuoyunun gündemine gelmekteydi.

Sultan Heysem’in liderliğinin bu aşamada Umman içerisinde kabullenilmesi, ülkede yeni dönemde uzlaşı kültürünün hakim olacağı şeklinde yorumlanabilir. Bununla birlikte Sultan Heysem’in sırtına binen yükün selefinden çok daha ağır olacağı da belirtilmelidir. Nitekim ülkede tükenmekte olan petrol kaynakları sonrasında ekonominin çeşitlendirilmesi ve petrol sonrası küresel ekonomiye entegre edilmesi gibi sorunların yanında, bölgesel anlaşmazlıklardan kaynaklanan dış politika meseleleri Sultan Heysem’in, çözümünde zorlanabileceği konular arasındadır. Sultan Heysem’in politikalarının hangi yönde olacağını ve Umman’ın gelecek dönemde nasıl bir dönüşüm geçireceğini anlamak için ilk olarak Sultan Kâbus’un nasıl bir siyasi miras bıraktığını ortaya koymak faydalı olacaktır. Bu çerçevede çalışmada öncelikle Sultan Kâbus döneminde Umman’ın iç ve dış politikasını ele alınacak, daha sonra Sultan Heysem’in karşı karşıya olduğu sorunlara ve Umman liderliğinin bunlarla nasıl mücadele edebileceğine dair değerlendirmelere yer verilecektir.