Analiz

Tunus Seçimleri Arifesinde Türkiye-Tunus İlişkileri

Tunus, 2011’den beri sokağın tetiklediği bir dönüşüm sürecinden geçmektedir. Tunus’ta sokak siyaseti, Arap Baharının yaşandığı diğer örneklere nazaran daha hızlı bir şekilde yerini kurumsal siyasete bırakmıştır. Özellikle 2011 sonrası dönemde sivil toplum örgütlerinin ve gençlerin kurumsal yapılarla geçiş sürecine entegre edilmeleri sokak siyasetinin gücünü kırmış ve siyasi mücadele alanının sokaktan siyasi kurumlara kaymasını sağladı. Böylece Tunus siyaseti normalleşerek görece istikrara kavuşmuştur.
 
Ancak Tunus’ta anayasa yazım çalışmaları yoğun tartışmalar, ekonomik zorluklar ve siyasi krizler gölgesinde ilerlemiştir. 2011 sonrası süreçte, muhalif liderler Şükrü Belayid ve Muhammed Brahmi’nin suikasta kurban gitmeleri, artan güvenlik sorunları ve anayasa üzerinden devam eden kültür savaşı ülkeyi siyasi kutuplaşmaya sürüklenmiştir. Özellikle Mısır’da gerçekleşen 3 Temmuz darbesi ile birlikte Tunus muhalefeti daha radikal bir siyasi çizgiye kayarak gerilimin yükselmesine neden olmuştur. Krizlerin genelde güç ve baskı ile çözümlendiği bölgede, Tunus, siyasi çıkmazların müzakereler vasıtasıyla çözümleyebilmiştir. Bugün ise Tunus teknokrat hükümeti ile Ekim ve Kasım aylarında gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerine hazırlanmaktadır.
 
Arap Baharının umutlarını taze tutan yegane ülke olan Tunus ile Türkiye arasındaki ilişkiler 2011 sonrası dönemde artarak devam etmiştir. Türkiye’nin 2011 sonrası dönemde Tunus’ta demokratikleşme sürecine, sosyo-ekonomik sorunların çözümüne ve istikrarın tesisine önemli katkılar sunmuştur. Tunus’ta sosyal, ekonomik ve siyasi hayatın normalleşmesi, istikrarın tesisi ve demokratikleşmenin başarılı bir şekilde devam edebilmesi adına Türkiye’nin önümüzdeki dönemde de kilit bir rol oynamaya devam edeceği açıktır.
 
Dolayısıyla geçiş dönemini sona erdirecek seçimlere bu kadar az bir zaman kala Türkiye-Tunus ilişkilerinin güncel durumunun anlaşılması açısından katkı sunmayı hedeflemektedir. Rapor üç bölüm halinde hazırlanmıştır. Raporun ilk bölümünde Tunus’un 2011 sonrası dönemine demokratikleşme dinamikleri çerçevesinde ışık tutulmaya çalışılmıştır. İkinci bölüm ise Türkiye-Tunus ilişkilerine ayrılmıştır. Son bölümde ise Tunus-Türkiye ilişkilerine dair beklentiler ve zorluklar irdelenmiştir.

İngilizce versiyon