Dünya Su Haftası Etkinlikleri ve

Dr. Tuğba Evrim MADEN, ORSAM Su Araştırmaları Programı, Hidropolitik Danışmanı
Stockholm Uluslararası Su Enstitüsü, her yıl Dünya Su Haftası etkinlikleri düzenlemektedir.(1) 1991 yılında başlayan bu etkinlikler için dönem dönem birbirlerini tamamlayıcı temalar seçilmektedir. Örneğin 2009-2012 arasındaki haftalar için “Küresel Değişimle Mücadele Etmek” ana konu olarak seçilmiş, yıllara göre de farklı temalar belirlenmiştir. 2009 yılındaki etkinlikler “Ortak Miras Olarak Suya Erişim”,  2010 yılındaki etkinlikler de “Su Kalitesiyle Mücadele” adı altında gerçekleştirilmişti. Stockholm’de, bu yılki Dünya Su Haftası etkinlikleri ise "Kentleşen Dünyada Su" teması altında gerçekleşmektedir. Ayrıca, bu yıl 22 Mart günü, Dünya Su Günü “Kentler İçin Su: Kentsel Sorunlara Cevaplar”  teması ile kutlanmıştı. 2012 yılında kesin olmamakla birlikte konu başlığının “Su ve Küresel Gıda Güvenliği” olması planlanmaktadır.
 
Bu yıl Dünya Su Haftası'na yaklaşık olarak 2500 kişi katılmıştır. Katılımcı topluluğu politikacı, iş dünyası, bilim adamları, uzmanlar, uluslararası kurum temsilcileri, belediye başkanları ve su profesyonellerinden oluşmuştur. Bu etkinlikte hızla şehirlerleşen dünyanın gıda, enerji ve su güvenliğini tehdit eden kuraklık, taşkın ve kirliliği önlemek için akılcı su kaynakları yönetimi ve felaketlere dayanıklı alt yapı sistemleri için yatırımların arttırılması çağrısında bulunulmuştur.  
 
Gün geçtikçe kentleşmenin hızla arttığı dünyada artık günümüzde şehir nüfusu kırsal nüfusun üstünde yer almaktadır.  Kentleşmenin su kaynakları üzerinde yarattığı baskı ve etkilerin yanında, düzenlenen etkinlik içerisinde küresel ısınma ve etkilerine, küresel ısınma ile etkin mücadele yöntemlerine, su diplomasisi ve su hakkı konularına, 6. Dünya Su Forumu ve 2. İstanbul Uluslararası Su Formu’nun katkılarına, sınıraşan sular, su kaynakları planlamaları ve modellemeleri vb. gibi birçok konuya odaklanılmıştır.
 
Sürekli ve hızlı kentleşme süreci bireyler, sosyal ilişkiler ve yaşam destek sistemleri üzerinde yerel, ulusal, bölgesel ve tabi ki küresel ölçekte etkide bulunmaktadır. Günümüzde dünya nüfusunun yarısı kadar yani yaklaşık 3,3 milyar insan şehirlerde yaşamaktadır. 2050 yılında şehirlerin nüfusunun yüzde 95’lik artışla bugünkü dünya nüfusuna yani 6-7 milyar kişiye yaklaşacağı tahmin edilmektedir. Bunun neticesinde hızlı kentleşmenin yarattığı talebi karşılamakta kentlerin  alt yapısı yetersiz kalmaktadır. Bu yetersizlik nüfusun hem su hem de sanitasyon ihtiyacını karşılamada, artan evsel ve sanayi kökenli atık kirliliğinin bertaraf edilmesinde, kullanılabilir su kaynaklarının aşırı kullanımının kontrol edilmesinde sorunlara sebep olmaktadır.
 
Hızlı kentleşme, insanların ve ekonominin suya ilişkin talebi artmış ve kent suyu ve sanitasyon konuları BM Binyıl Kalkınma Hedeflerine dahil edilmiştir. Zira, şehirlerde ikamet eden yüzbinlerce insanın diğer ihtiyaçlarının yanında, su ve sanitasyon ihtiyaçları da karşılanamamaktadır ve uzun bir süre bu konu ihmal edilmiştir. Binyıl Kalkınma Hedefleri 2011 yılı raporundaki tahminlere göre kentlerde yaşayan 1.1 milyar ve kırsalda yaşayan 723 milyon insan 1990-2008 periyodunda iyileştirilmiş içme suyuna ulaşabilmiştir. En büyük gelişme Doğu Asya’da gözlenmiştir. 1990 yılında yüzde 69 oranında olan içme suyu oranı, 2008 yılında yüzde 86’ya ulaşmıştır. Sahra-altı Afrika’da iyileştirilmiş içme suyu kullanabilen insan sayısı 1990 yılında 252 milyonken, 2008 yılında 492 milyona ulaşmıştır. Aynı rapora göre 2.6 milyar insan sanitasyondan yoksundur. İyileştirilmiş içme suyu ve sanitasyon hızlı kentleşmenin en önemli sorunlarından birini oluşturmaktadır. (2)
 
Genelde su kaynaklarına yakın noktalarda yer alan şehirler, taşkınlardan, kuraklıklardan ve kirlilikten doğrudan etkilenmektedir. Şehir suyunun karmaşık alt yapısı, dikkatle belirlenmiş politikalar ve kurumsal çözümlemeler ile sistematik bir şekilde yönetilerek sağlanmaktadır. Gelişmiş su kaynakları yönetim sistemi oluşturulması için teknolojik, yönetsel ve finansal desteğe gereksinim duyulmaktadır.
 
Yukarıda işaret ettiğimiz hususlar çerçevesinde, Stockholm’de 6 gün süren etkinlik içerisinde hükümetlere gerekli yatırımlarda bulunmaları çağrısı yapılmıştır.
 
Unutulmamalıdır ki, şehirlerin su kaynaklarının yönetilmesi, doğal kaynakların sürdürülebilir yönetimini sağlarken, ayrıca kalite ve miktar olarak da bu kaynakları koruyacaktır.    
 
 
Kaynaklar
 
1- www.worldwaterweek.org
 
2- http://www.un.org/millenniumgoals/pdf/(2011_
E) MDG Report 2011_Book LR.pdf