IKBY Gündemi: 23 Aralık 2019-7 Ocak 2020

Kürdistan İslami Birliği Partisinin sekizinci olağan kongresi yapıldı. Kongrede Genel Sekreter Selahadin Bahaddin görevine tekrar seçildi, Bahaddin konuşmasında, IKBY bağımsızlık referandumuna destek verdiğine pişman olmadığını ve bunun Kürtlerin hakkı olduğunu belirtti. Ayrıca Genel Sektererlik adaylığını geri çeken Hiva Mirza, kararını kongreden bir gün önce Bahaddin ile yaptığı görüşmeden sonra duyurdu. Mirza, açıklamasında Bahaddin ile içerik olarak aynı projeyi desteklediği belirtti. Reformcuların adayının seçilmemesinin sebebi, “aday reformcu sayılsa bile projesi reformcu bir proje değildi” şeklinde kamuoyunda tartışılmaktadır. Başka bir açıdan partinin kıdemli yetkilisi “Kongre üyeleri Ebubekir Kervani yerine, tekrar Selahaddin Bahaddin’i seçtikten sonra partimizin durağan durumunun devamını pekiştirdiler” açıklamasını yaptı. Parti içerisindeki reformcu kanatta yer alan Kervani, projesinde İslami ve siyasi etkinliklerin ayırt edilmesi ve “İslami” ekinin partinin adından çıkarılmasını istemektedir. Ayrıca Kervani açıklamasında kendi partisini eleştirerek; partisinin İslami çağrıdan vazgeçtiğini, bunun yerine selefi görevini yerine getirdiğini ve partisinin büyük oranda yenilenmeye ihtiyacı olduğunu söyledi. Partinin içerisindeki reformcu kanat daha çok Kervani’yi destekleyip partinin yenilenmesini ve siyaset ile İslami etkinliklerin ayrılmasını istemiştir.

KDP, Goran ve KYB tarafından sunulan Reform Paketi, IKBY Parlamentosu’nun 16 Aralık 2019 tarihli oturumunda paket görüşülmesine rağmen onaylanmamıştır. 8 Ocak 2020’de parlamentonun farklı komiteleri paket hakkında raporlarını sunacaktır. Ayrıca hükümetin, 2020 yılında Reform Paketinin kabul edilmesi üzerine yürürlüğe konulacağı düşünülmektedir.

KYB’de parti içi hizipleşme ön plana çıkmaktadır. Talabani ailesi, Celal Talabani’nin ölümünden sonra etkinliğini kaybetmektedir. Zira KYB’nin dördüncü kongresinin sonuçları ortaya çıktıktan sonra Cengi ailesinin parti içerisinde güçlendiği görülmüştür. Kongre sonrasında Şeyh Cengi’nin üç oğlunun KYB’de önemli görevler üstlenmiştir. Aras Cengi partinin gölge başkanı olarak anılırken, kardeşi Lahor Cengi partinin en yüksek mevkilerine çıkmaktadır. Zira Lahor Cengi, KYB kongresinde yüzde 91 ile en çok oy alanların başında gelmektedir. Bu sonuçlara dayanarak KYB’nin ilk Merkez Karar Yürütme Kurulu toplantısı Lahor Cengi tarafından yönetilecektir. Diğer yandan partinin genel başkanlık seçimlerine de Lahor Cengi karar verecektir. Bu duruma hem Pavel Talabani hem de Kosret Resul karşı çıkmaktadır. Ayrıca Lahor ve Aras Cengi’nin küçük kardeşi Polat Cengi ailesinin parti içindeki gücünden yararlanarak partideki konumunu güçlendirmektedir. KYB, Celal Talabani tarafından yönetilirken Cengi ailesinin etkinliği sınırlı bir şekilde tutulmuştur. Bu kongreden sonra Talabani ve Cengi aileleri arasındaki gerilimin artacağı söylenebilir. Zira bu rekabet daha çok Pavel Talabani ve Lahor Cengi arasında yaşanmaktadır. Önümüzdeki hafta KYB’nin MKYK birinci oturumunda partinin genel başkan seçimi yapılacaktır. Genel başkanlık için en güçlü aday Talabani’nin oğlu Pavel Talabani olarak görülmektedir. Lahor Cengi son yıllarda partinin kongresini yapması için en çok ısrar edenler arasında bulunmaktadır. Bütün bunlara rağmen, MKYK’da gençlerin ön plana çıktığı görülmektedir. Cengi ailesinin parti içerisindeki bir diğer etkisi ise partinin KDP ile olan ilişkilerine yansımaktadır. Özellikle, Lahor Cengi'nin aldığı oyların çoğu KDP karşıtlarının tepkilerini çekmiş ve Lahor Cengi, KDP ile çok yakın olmakla eleştirilmiştir. Bu nedenle KDP ile KYB'nin ilişkilerinin gergin bir seviyeye ulaşması beklenebilir.

Irak Parlamentosu’nda en büyük koalisyon olduğu iddia edilen Bina Koalisyonu, Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih’in istifasının kabul edilmesi için KDP’den destek istemektedir. Söz konusu desteğin karşısında Bina Koalisyonu, KDP’nin cumhurbaşkanı adayı olan Fuad Hüseyin’i destekleyeceğini ifade etmektedir. Bu gelişmelerin üzerine Salih, IKBY Başkanı Neçirvan Barzani ile telefonda görüşüp bu adımın, Kürt siyasi güçlerin aleyhine olduğunu ifade etmiştir. Neçirvan Barzani ise KDP olarak Salih’i destekleyeceğini kamuoyuna açıklamıştır.

Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih, Kasım Süleymani’nin öldürülmesini “şehit edilmesi” olarak ifade etmektedir. Süleymani’nin öldürülme planı Erbil’e yakın bir kara yolunda gerçekleştirilmesi planlanmasına rağmen saldırıdan vazgeçildiği iddia edilmektedir. Kürt siyasi gruplara göre Kasım Süleymani’nin öldürülmesi farklı tepkilere neden olmuştur.  Kürt siyasi güçler saldırının ABD Başkanı Donald Trump’un lehine seçim kampanyasında kullanılacağını düşünmektedir. Kürt siyasi güçler ABD’nin sözlerine güvenmemektedir. Çünkü ABD’nin Kürtler için İran, Türkiye ve Irak’ı karşısına alması beklenmemektedir. Diğer yandan 16 Ekim 2017 olaylarında Haşdi Şaabi’nin ABD’nin izni ile müdahale ettiği ifade edilmektedir. Buna rağmen 2015’te Kasım Süleymani’nin IŞİD’in önüne geçmek için gösterdiği mücadele ile Erbil’in de Musul gibi IŞİD’in bir parçası olmasını engellemiştir. Nitekim 2014’te dönemin IKBY Başkanı Mesut Barzani, resmi olarak Süleymani’ye teşekkür etmiştir. Öte yandan Irak’ın Dışişleri eski Bakanı Hoşyar Zebari bu olayı “Ortadoğu’yu alevlendiren bir olay” olarak betimlerken, Kürt siyasi liderleri acil görüşmeye çağırmıştır. Diğer yandan, ABD, Irak’taki diplomat ve görevlilerini Erbil’e çekmektedir. Irak basınına yansıyan haberlere göre Bağdat’ta ABD büyükelçiliğine yapılan saldırıdan sonra birkaç ülke Bağdat’tan Erbil’e büyükelçilik etkinliklerini taşımayı düşündükleri belirtilmektedir. Bu durum, her ne kadar Erbil’in önemini arttırsa da, Erbil’i de tehlikeye düşürmekte ve IKBY’yi istemedikleri bir çatışma alanına dönüştürme riski taşımaktadır. Diğer yandan Kürt siyasi güçleri ABD ve İran arasındaki gerilimin IKBY’ye yansımasından kaygı duymaktadır.