Irak Merkezi Hükümeti’nin Kerkük'e Müdahalesi ve Etkileri

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) tarafından 25 Eylül 2017'de, bütün iç ve uluslararası baskılara rağmen, IKBY bölgesi ve tartışmalı bölgelerde bağımsızlık referandumu gerçekleştirilmiştir. Kuzey Irak'ta bayrak krizi ve Necmeddin Kerim'in valilikten alınması ile tansiyon yüksekken gerçekleştirilen bu referandum ile Bağdat yönetiminin bütün diyalog çağrıları tamamen cevapsız kalmıştır.

Necmeddin Kerim'in Görevden Alınması

Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) politbüro üyesi ve Kerkük eski Valisi Necmeddin Kerim, Bağdat Parlamentosu tarafından yapılan oylamada görevden alındı. Oylamaya katılan 173 parlamenter Kerim'in görevden alınması doğrultusunda oy kullandı. Ancak Necmeddin Kerim, gayrimeşru olarak valilik görevlerini sürdürdü. Kerim, kararı tanımadığını belirtmesine rağmen Irak İdari Yargı Mahkemesi'ne başvurdu. 17 Ekim 2017’de Kerkük Vali Yardımcısı Rakan Said Cuburi vekaleten valilik görevine getirdi. Mahkeme ise kararını bu atamadan bir gün sonra açıklayarak parlamentonun aldığı kararı onadığını açıkladı. Bağdat'tan yapılan açıklamaya göre Kerim'in görevden alınması ile referandum kararının bir ilişkisi yoktur. Irak Parlamentosu yapılan oylamada kararın yolsuzluk dosyaları üzerinden alındığı açıkladı.

IKBY'nin Referandum Kartı

Artan gerilim ve baskılara rağmen 25 Eylül 2017'de IKBY bölgeleri ve tartışmalı bölgelerde referandum gerçekleştirilmiştir. Referandum sonrasında sonuçların vilayet ve ilçe olarak açıklanmaması ise zaten şaibeli görülen bir oylamanın uluslararası standartlara uygun yapılmadığını göstermiştir. IKBY bu yola başvurarak katılım ve evet oylarının düşük olduğu bölgeleri saklamak istemiştir. Gayri meşru referandumun IKBY dışında da yapılmasına Bağdat hükümeti tepki göstermiştir. Kerkük gibi tartışmalı bölgelerde şiddet olaylarının yaşanması halinde ise askeri müdahalede bulunacağını açıklamıştır. Bu açıklamaya rağmen referandum sonrasında Kerkük'te Türkmen ve Arap siyasi parti ve sivil toplum kurumlarına yönelik saldırılar gerçekleşmiştir. 15 Ekim 2017'de ise Kerkük'ün güneyinden harekete geçen Irak güvenlik güçlerine bağlı Haşdi Şaabi birlikleri ve federal polis Kerkük şehir merkezine doğru harekete geçmiştir. KYB'de Kosret Resul'a bağlı peşmergeler hariç diğer KYB peşmergelerinin Kerkük'ten çekilmesi KYB'nin Bağdat ile anlaştığını göstermiştir. Bu peşmergelerin geri çekilmesi ile birlikte IKBY Başkanı Mesud Barzani'nin Kerkük'te kurmayı planladığı savunma hattı çökmüştür.

Kerkük'te Merkezi Yönetim Kontrolü

Merkezi yönetimin askeri müdahalesinden sonra bazı Kürtlerin Kerkük'ten başta Süleymaniye olmak üzere Erbil’e doğru kaçtığı görülmüştür. Bu kaçışta Kürdistan Demokrat Partisi'nin (KDP) gerçekleştirdiği propagandanın etkisi büyüktür. Kerküklü Kürtler, Irak güvenlik güçlerinin kendilerinden intikam almak için geldiği propagandasına maruz bırakılmıştır. Ancak kısa sürede şehrin kontrolü merkezi yönetime geçtikten sonra Kürtlere veya Kerkük'te yaşayan Türkmen ve Araplara yönelik bir saldırı gerçekleşmemiştir. Bağdat yönetimi, IKYB siyasetindeki ve dolayısıyla peşmergedeki kırılmalardan yararlanarak Irak Anayasası'nın öngördüğü bölgelerde kontrolü yeniden sağlamıştır. Kerkük'teki ilerlemenin ardından ise Ninova Ovası'na ve Sincar'a yönelik ilerleme devam etmiştir.

KDP-KYB Krizi

Merkezi yönetimin müdahalesinden sonra IKBY'nin 2014 sınırlarına çekilmesi beklenirken, Bağdat'ın kararlı tutumundan sonra 2003 sınırlarına çekilmesi beklenmektedir. IKBY için bu hezimete, referandum kararı ve KDP-KYB arasındaki derin çatlaklar neden olmuştur. Ağustos 1996'da Barzani'nin daveti ile Erbil'e giren Saddam Hüseyin'in ordusu, KYB'nin Erbil'den çıkmasına sebep olmuştur. Celal Talabani'nin hayatını kaybetmesinden sonra ise KYB'deki Talabaniler, Bağdat ile yaptıkları anlaşma ile Barzani'den 1996'nın intikamını almıştır. Hero İbrahim Ahmed (Talabani) referandum sonrasında yaptığı "referandum çok büyük bir hataydı" açıklamasında bu anlaşmanın izleri görülebilir.

IKBY Başkanlık ve Parlamento Seçimleri

Mesud Barzani ilk kez 2005 yılında IKBY parlamentosu tarafından başkanlık görevine getirilmiştir. Görev süresini tamamladıktan sonra 2009 yılında halk oylaması ile ikinci kez başkan seçilmiştir. İkinci dönem görev süresini ise 2013 yılında tamamlamıştır ancak parlamento kararı ile görev süresi iki yıl uzatılmıştır. 2015 yılında ise seçimlere gidilmesi için gerekli bütçenin olmadığı öne sürülerek seçimler süresiz olarak ertelenmiştir. 25 Eylül 2017'de referanduma gidilmesi kararı ile öne sürülen yeterli bütçe olmadığı söylemi geçerliliğini kaybetmiştir. Bunun üzerine başkanlık ve parlamento seçimlerinin 1 Kasım 2017'de yapılmasına karar verilmiştir. Başkanlık seçimlerine aday olarak Goran'dan Muhammed Tofiq Rahim gösterilmiştir. İlk önce adaylığı kabul edilen Rahim'in daha sonra eksik belgeler bulunduğu gerekçesi ile adaylığı düşürülmüştür. Dolayısıyla başkanlık seçimleri için aday gösterilememiştir. Parlamento seçimleri için ise aday gösterme süresi 9 Ekim'de dolmuştur. IKBY Seçim Komisyonu'na göre seçimler için en az 30 gün propaganda süresi öngörülmüştür. Bu nedenle seçimlerin 10 Kasım 2017’de yapılacağı ilan edilmiştir. Dolayısıyla seçimlerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belirsizken, yeni bir kararla seçimler 8 ay ertelenmiştir. Seçimlerin açıklanacak tarihte yapılıp yapılamayacağı ise soru işaret olarak durmaktadır. IKBY'deki iç dengeler ve Bağdat ile ilişkilerin gidişatı IKBY seçimlerini etkileyecektir. Goran ise referandum sonrası yaşanan kayıpları Barzani'nin kötü yönetimine bağlamıştır. Dolayısıyla Barzani'nin ve hükümetin istifa etmesini ve geçici hükümet kurularak seçimlere gidilmesini istemektedir.

Ankara-Bağdat İlişkilerinde IKBY Etkisi

Referandum sonrasında IKBY'den gerçekleştirilen uluslararası uçuşlar Bağdat'ın isteği doğrultusunda iptal edilmiştir. Bağdat, Irak Anayasası doğrultusunda gümrüklerin kontrolünü talep etmiştir. Ancak KDP ve KYB'nin İbrahim Halil Sınır Kapısı (Habur Sınır Kapısı) kontrolü ve gelirleri konusunda yaşadığı iç savaş göz önüne alındığında kontrolü gönüllü bir şekilde veya ciddi pazarlıklar yapmadan Bağdat'a devretmeyeceği söylenebilir. Bu durum göz önüne alındığında Irak güvenlik güçlerinin Ninova Vilayeti’ne bağlı Fişhabur'a olan ilerlemesi yeni açılacak bir sınır kapısını işaret etmektedir. IKBY'nin Kerkük'teki petrol sahalarının kontrolünü kaybettikten sonra günlük ihraç ettiği petrol miktarı 400 bin varil azalmıştır. Buna ek olarak Habur Sınır Kapısı'nın gelirlerini, yaklaşık olarak yılda 400 milyon dolar, kaybetmesi IKBY yönetimini oldukça zor durumda bırakacaktır. IKBY hükümeti, Bağdat'ın tepkisini yumuşatmak için "geri dönüşü olmayan yol" olarak tanımladığı referandumun sonuçlarını durdurmayı teklif etmiştir. Ancak Bağdat hükümetinin, IKBY'nin elindeki referandum sonuçları kartını gelecekte kullanmasından endişe etmektedir. Bu yüzden Bağdat'ın IKBY ile sahip olduğu anlaşmazlıkları çözmek istediği söylenebilir.

25 Eylül 2017'de IKBY tarafından gerçekleştirilen referandum Irak'taki yüksek tansiyonun devam etmesine sebep olmuştur. Barzani, referandum sonrasında gerçekleşebilecek gelişmeleri yanlış okuyarak referandumun gerçekleştirilmesini sağlamıştır. Bağdat'ın Kerkük'e gerçekleştirdiği müdahale sonrasında eski Vali Necmeddin Kerim gayri meşru olarak işgal ettiği koltuğundan fiilen indirilmiştir. Peşmergenin, Kerkük'ten çıkışı Kürtlerin kendi arasında ciddi sıkıntılar ve ayrışmalar yaşandığını göstermektedir. Dolayısıyla Kerkük'te ciddi bir direniş gerçekleşmeden çok kısa bir süre içerisinde kontrol el değiştirmiştir. Merkezi yönetim Kerkük'te kontrolü sağladıktan sonra Kerkük'te Türkmenleri ve Arapları hedef alan saldırılar durma noktasına gelmiştir. Merkezi hükümetin ilerlemesi Kerkük ile sınırlı kalmamıştır. Kerkük'ten sonra Ninova Ovası'na ve oradan da Fişhabur'a doğru ilerleme devam etmiştir. Yaşanan bu olaylardan IKBY'de yapılması planlanan başkanlık ve parlamento seçimleri de etkilenmiş ve tekrardan ertelenmiştir. Türkiye ve Irak ilişkilerinin hızlanması ise IKBY'yi endişelendirmektedir. Çünkü IKBY Habur Sınır Kapısı'ndan Irak'a geçen tırlardan, Bağdat yerine, gümrük vergisi almaktadır. IKBY'nin referandum sonuçlarını dondurma teklifi Bağdat’i istenilen düzeyde tatmin etmesi beklenmemektedir. Bağdat ve Erbil ilişkilerinin ise gerginliğin sürmesi beklenmektedir.