Kuzeydoğu Afrika'daki Su Sorununu Yeniden Düşünmek: Büyük İnsan Yapımı Nehir'in Yükselişi ve Çöküşü

Neredeyse sonsuz gibi uzanan Sahra Çölü'nde iki  ödülün keşfedilmesiyle 1953 yılı Libya için mucize bir yıl oldu.  Aramalar petrol bulmak için başlatılmıştı ve başardılar da. Önemli petrol yatakları keşfedildi. Ancak petrol dışında büyük miktarda tatlı su rezervleri de bulundu. Suyun kaynağını oluşturan oldukça eski fosil akiferlerin (yani tazelenemez, tek kullanımlık kaynak) bazıları neredeyse 40 bin yıllık. Bazı tahminlere göre rezervler 20 km3'e kadar su barındırıyor olabilir.

Libya hükümeti önceleri suyun bulunduğu yerde tarım kentleri kurmak istiyordu. Ancak sonradan, Akdeniz kıyısında yaşayan bu insanların güneyin sert coğrafyasına taşınmayı pek de istemediği anlaşıldı. Bunun üzerine Kaddafi, "insanları suya götürmektense", "suyu insanlara götürmeye" karar verdi ve 1983'te inşaat çalışmalarını başlattı.  

Proje için şu ana kadar 20 milyar dolar civarı para harcandı. Birçok ülke projenin farklı aşamalarına dâhil oldu ama ana malzemeler Libya'da üretildi. Mesela boru hattının beton parçaları, Ecdebiye yakınlarında bir fabrikada yapıldı. Yaklaşık 4000 kilometre uzunluğundaki devasa boru şebekesinden her gün 7 milyon metreküp civarı su geçiyor ve böylece ülkede toplam kullanılan suyun 3/5'ü karşılanıyor. 

Büyük İnsan Yapımı Nehir'in sınır ötesi boyutları da gözden kaçırılmamalı. Bu proje, Mavi Nil Nehri üstündeki Büyük Etiyopya Rönesansı Barajı kadar ezber bozan bir atılım.  Libya kuyular ve boru hatlarından oluşan muazzam bir ağ kurarak Nubian Kumtaşı Akifer sisteminin sularını kullanmada belki de havzanın diğer ülkeleri Mısır, Çad ve Sudan'a zarar verecek kadar avantajlı duruma geçti.

Bazı Libyalı yetkililer akiferin birkaç bin yıl boyunca kullanılabileceğini iddia etti. Libyalı diktatör Muammer Kaddafi, bir keresinde, projenin, Libya'yı bayrağı kadar yeşil yapacağını bile söyledi. Bu iddiaların şişirdiği beklentilerle su savurganca harcandı. Şimdi Mısır tarafındaki kuyuların çoktan kuruduğu haberleri gelmekte, ve akiferdeki mevcut su miktarı tekrar ölçülmeli.  Bazı uzmanlar akiferin 22.yüzyıla ulaşamayacağını söylüyor.

20.yüzyıl ile 21. yüzyılın başlarında havza ülkelerinde nüfusun durmaksızın artmaya devam etmiş olması, bölgedeki sınırötesi su kaynaklarının tümünde artan bir baskı yarattı.  Sadece Libya'nın nüfusu son 50 yılda dört katına çıktı.  Çad'ın nüfusunda da benzer bir eğilim var. Ülkedeki insan sayısı son yarım asırda dört kat arttı. Havzanın ikinci büyük ülkesi Sudan'da ise artış oranı daha da yüksek. 1960 ile 2010 yılları arasında nüfus tam beş katına ulaştı. 1960'larda 7,5 milyonluk nüfusu ve bol su kaynaklarıyla Sudan,tüm Orta Doğu’nungelecekteki potansiyelgıda deposu olarak görülüyordu. 70 yıldan kısa bir zamanda Sudan'ın nüfusu 42,3 milyona ulaştı ve artık kendi nüfusunu bile beslemekte zorlanıyor. Nubian Akifer Havzası'nın en büyük ülkesi Mısır'ın ise 1960'ta 27 milyonluk bir nüfusu vardı. Şu an ülke yaklaşık 96 milyon kişiyi doyuruyor. Yani 1960'tan beri Nubian Akifer Havzası ülkelerinin nüfusuna 120 milyon daha eklendi.

Nubian Kumtaşı Akifer Havzası nüfusunun, sınırlı ve yenilenemeyen bu enerji kaynağına bel bağlamak yerine daha bileşke çözümlere ihtiyacı var. Bu çözüm ayrıca, kendini yenileyemeyen bir fosil kaynak kullanımının "kaynak maliyetinin" kaça patladığını da göz önünde bulundurduğumuzda, uzun vadede daha ucuz da olabilir. Diğer bir ifadeyle, Büyük İnsan Yapımı Nehir'in bedeli 20.yüzyılın son çeyreğinde inşa edilen altyapının gerektirdiği harcamalardan çok daha fazla. 

Bölgedeki çatışmalara NATO'nun dâhil olmasıyla proje ciddi kesintilere uğradı.  Saldırılarda sadece borular değil Brega'daki ön gerilmeli beton silindir boru üreten ana tesis de hasar gördü. NATO, Brega'daki tesisin Kaddafi destekçileri tarafından roket fırlatmak için kullanıldığını iddia etti. Ancak NATO'nun hava saldırılarının, Büyük İnsan Yapımı Nehir Projesi'nin başarısını önleyip Libya'yı zayıf duruma düşürerek Batı müdahalesine açık hale getirme niyetiyle yapıldığını iddia edenler de vardı. Proje tamamen terkedilemeyecek kadar büyük, ancak hasarı onarmak ve inşaatın geri kalan bölümleri için mali kaynak bulmak, savaşla yıkıma uğramışLibya’da oldukça zorlu bir görev haline geldi. Yani Büyük İnsan Yapımı Nehir'in hikayesinin Kaddafi sonrası bölümünün son noktası halen yazılmaya devam ediyor.  Ancak önümüzdeki yıllarda birer nüfus bombası olarak Sudan ve Mısır, Büyük İnsan Yapımı Nehir Projesi'nin üstünde çok daha ciddi bir baskı yaratabilir. Tartışmalı Büyük Etiyopya Rönesansı Barajı nedeniyle Nil Nehri işbirliğininsorunlu görüntüsü,Nubian Havzası ülkelerini projede daha fazla pay sahibi olmak için teşvik edebilir.

Kısacası, Temmuz 2011'deki NATO bombardımanı ve halen süregelen iç savaş kesinlikle tüm Libya halkına korkunç günler yaşattı. Bu kötü günlerin bir mağduru da ülkenin su sistemi, özellikle de Büyük İnsan Yapımı Nehir idi. Ancak projenin kötü talihi, havza ülkelerine, kontrolsüzce artan su ihtiyaçlarını karşılamalarını sağlayacak, sürdürülebilir ve daha adilâne ortak çözümler bulmaları için gereken zamanı verebilir.