Meclis Seçimleri Öncesinde İran'ın Siyasi Haritası

Pınar Sinkaya, ORSAM Ortadoğu Danışmanı, ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü
2 Mart Cuma günü İran halkı 9. İslami Şura Meclisi’ni seçmek için sandık başına gidecek. İran anayasasına göre İran İslam Cumhuriyeti meşruluğunu halk iradesinden alan bir İslam devletidir. Buna göre halkoyu ile seçilen İslami Şura Meclisi İran’da cumhurbaşkanlığı ile birlikte sistemin iki cumhuriyetçi kurumundan biridir. Her dört yılda bir düzenlenen Meclis seçimleri ile seçimlere katılan gruplar ve akımlar arasında ülkede sistemin yapısı, devrimin amaçları ve geleceği, ülkenin çıkarları gibi konularda hararetli tartışmalar yaşanmaktadır. Meclis seçimleri ve sonuçları, İran siyasetinin geleceğinin nasıl şekilleneceğini ve hangi güç odaklarının siyasette belirleyici olduğunu anlamakta önemli ipuçları vermektedir. 9. Meclis seçimleri 2009 yılında Mahmoud Ahmedinecad’ın ikinci defa cumhurbaşkanı seçildiği ve arkasından reformcu muhalefetin protestoları ile kanlı olayların yaşandığı tartışmalı seçimden sonra yapılacak ilk genel seçim olduğu için ayrıca önem taşımaktadır. Bu yazıda İran’da yapılacak 9. Meclis seçimlerine katılan başlıca siyasi gruplar, fikirleri, amaçları ve siyasetinin durumuna ve geleceğine yönelik algıları tanıtılacaktır.  
 
İran anayasasına göre siyasi parti kurma özgürlüğü bulunmasına karşın örgütlü ve güçlü siyasi parti yapılanması bulunmamaktadır. Bunun nedeni seçim sisteminin çok partili değil partisiz şekilde düzenlenmesidir Buna göre İran’da yapılan bütün seçimlerinde adaylar Koruyucular Konseyi’nin onayını aldıkları takdirde bağımsız olarak seçimlere katılırlar ve seçmenler partiler için değil tek tek adaylar için oy kullanır. Ancak ülkede çeşitli toplumsal örgütler düşünsel anlamda siyasi parti işlevini görmekte ve seçimlerde destekleri adaylardan oluşan listeler yayınlamaktadırlar. Ancak örgütlü siyasi parti yapılanması bulunmadığından dolayı bir adayın ismini birden fazla listede görmek mümkündür.
 
Cuma günü yapılacak 9. Meclis seçimlerinde 290 sandalye için yarışan başlıca 5 güçlü siyasi grup göze çarpmaktadır. Bunlar Birleşik İlkeciler Cephesi (Jibheye Mottahade Osoulgarayan), Mukavemet Cephesi (Jibhaye Paidari), Direniş Cephesi (Jibheye İstadegi), ve Onuncu Hükümeti Eleştirenler Cephesi (Jibheye Montaghadeene Dowlate Dehom) ile Milletin Sesi Cephesi (Jibheye Sadaye Mellat), Vahdet ve Adalet Cephesi (Jibheye Vahdet va Adalat) gruplarıdır. Bu grupların hepsi de muhafazakâr gruplardır. 2009 seçimlerinden sonra İran’da yaşanan tutuklamalar ve Mousavi, Karroubi gibi liderlerin ev hapsine alınmasıyla siyaset sahnesinin dışına itilen reformcu grup Cuma günü yapılacak seçimlere katılmamaktadır. Bu nedenle 9. Meclis seçimleri muhafazakâr grupların bölündüğü bir ortamda birbirleriyle yarışlarına sahne olacaktır.
 
Birleşik İlkeciler Cephesi Militan Din Adamları Cemiyeti Başkanı Ayetullah Muhammed Reza Mahdavi Kani ile Kum Din Adamları Örgütü’nün başkanı Muhammed Yazdi liderliğindedir. Dini Lider Hamanei’nin destekçilerini ‘birlik’ olmaya çağırması sonucunda pek çok farklı ilkeci grubun tek çatı altında birleşmesi ile kurulan bu grup kuruluş bildirgesinde ilkeci olmayı ‘kaynaklar’ ve ‘muhteviyat’ temelinde tanımlamaktadır. Kaynaklar İslam, İslam Cumhuriyeti (anayasa), İmam Humeyni’nin yolu ve Velayet-i Fakih’tir. Muhteviyat ise on iki maddeden oluşmaktadır ki bunların başlıcaları arasında İslam’ın, İslam Devriminin değerlerini, Velayet’i korumak ve gözetmek, din adamlarına hürmet etmek, sade yaşamak ve zayıfları korumak, meşru özgürlüklere ve dini-demokrasiye inanmak, düşmanlara ve fitnecilere karşı cephe almak, Rehberin gölgesinde kuvvetler uyumu için çalışmak, İslam ümmetinin birliğini istemek sayılabilir. Birleşik İlkeciler Cephesi, bu kaynaklar ve muhteviyat sayesinde İslam ümmeti arasında ‘vahdet’i tesis edecek ve İran milletinin kötülüğünü isteyenleri başarısız kılacak zemini hazırlamak için çalışacağını ilan etmiştir.[i]  Bu grup en önemli aday listesini Tahran için hazırlamıştır ve pek çok tanınmış isim bulunmaktadır. Bunlar arasında Dini Lider Hamaney’in dünürü ve Meclis Eski Başkanı Gholam Ali Haddad-Adel, Meclis Başkan Yardımcısı Seyyid Muhammad Hasan AbuTurabi Fard gibi isimler bulunmaktadır. Şu anki Meclis Başkanı Ali Larijani ise bu grubun Kum şehri listesinde desteklenmektedir.     
 
Meclis seçimlerinin ikinci güçlü grubu Mukavemet Cephesi 2011 Haziranında Büyük Ayetullah Muhammed Taghi Mesbah Yazdi’nin bağlıları tarafından resmen kurulmuştur. Dini Lider Ayetullah Hamanei ile Cumhurbaşkanı Ahmedinecad arasındaki fikir ayrılığı ve çatışmanın derinleşmesine kadar Ahmedinecad’ın sıkı destekçisi ve siyasette oldukça etkili olan Mesbah Yazdi bundan sonra Ahmedinecad’dan desteğini çekmiştir. Ancak Mukavemet Cephesinin üyeleri arasında Ahmedinecad kabinesinde görev alan pek çok isim bulunmaktadır. Hüccetülislam Morteza Agha-Tehrani, Ahmedinecad’ın eski sağlık bakanı Kamran Baqer Lankarani, hukuk danışmanı Gholam Hossein Elham, katı din adamları Muhammad Hosseinian ve Hamid Rasaee gibi isimler dikkat çekmektedir. Kendilerini gerçek ilkeciler olarak tanıtan Mukavemet Cephesi, seçim bildirgelerinde İran halkını iç ve dış düşmanlarla, fitnecilerle (Yeşil hareket) ve sapkın dalga ile (Ahmedinecad’ın en yakınındaki kişi olarak bilinen Rahim Mashaee’nin destekçileri) mücadele etmek için seçimlere birlik içinde katılmaya çağırmaktadır. Halktan geçmişte İran-Irak savaşında, 30 Aralık 2009 (2009 cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra reformcuların protestolarına karşılık mevcut düzen taraftarlarının sokağa döküldüğü ve velayet-i fakihe bağlılıklarını ilan ettikleri gösterilerin tarihi), İslam Devriminin zafer yıldönümlerinde, çeşitli referandumlar ve seçimlerde ortaya koydukları gibi bu seçime de ilahi ve devrimsel değerler etrafında katılma sorumluluğunu yerine getirmesini istemektedir. Mukavemet Cephesi, milletvekili adaylarından özetle şu muhteviyata sahip olmalarını beklemektedir: Kişisel olarak dini kaynaklara bağlılık, dürüstlük, ülkenin meselelerini ele almada ve halkın sorunlarını çözmede yetenek ve istek; toplumsal ve siyasi olarak İslam Devriminin kaynaklarını korumakta şeffaf bir geçmiş ve velayet-i fakihe bağlılık, fedakâr (isargar) bir geçmiş, İslam Devriminin ihracına inanmak, muhalif gruplarla ve özellikle 2009 seçimlerindeki fitnecilerle ilişkisi olmamak, sapkın (enherafi) akımla ilişiği olmamak ve bu akıma karşı ilmi mücadele konusunda şeffaf olmak, güç ve servet odaklarından uzak olmak, yumuşak savaşa inanmak ve düşmanın kültürel cephesine karşı durmak. Bunların yanında Mukavemet Cephesi adaylardan bazı ilmi ve uzmanlık özellikleri de beklemektedir ki bunlar uzmanlık bilgisi ve en azından Meclisin uzmanlık komisyonlarında çalışmalarına yetecek derecede sosyal, kültürel ve iktisadi bilgiye sahip olunması, ilgili uzmanlık alanında yöneticilik ve uygulama tecrübe sahibi olunması, ilgili uzmanlık alanında hem dini eğitim kurumlarından (hozeh) hem de üniversitelerden seçkinlerle irtibatta olunması gibi özelliklerdir.[ii] Mukavemet Cephesi bu özelliklere haiz gördüğü adaylardan Tahran için otuz kişilik bir liste ilan etmiş olup bu listedeki altı aday Birleşik İlkeciler Cephesi’nin de listesinde bulunmaktadır. Örneğin Birleşik İlkeciler Cephesi’nin Tahran en çok öne çıkardığı aday olan Gholam Ali Haddad-Adel, Mukavemet Cephesi’nin Tahran listesinde de yer almaktadır.
 
Mukavemet Cephesi Ahmedinecad taraftarlarını desteklemediğini belirtse de diğer muhafazakârlar tarafından bu cephenin 2006’da Ahmedinecad ve destekçileri tarafından kurulan Rayehe-ye Khosh-e Khedmat (Hizmetin Güzel Kokusu) grubunun devamı olduğu yönünde propaganda yapılmaktadır. Hatta Tahran milletvekili Hamid Reza Katouzian, Rahim Mashaee’nin Mukavemet Cephesi’nin arkasındaki gizli destekçi olduğunu ileri sürmüştür.[iii]  
 
9. Meclis seçimlerinde yarışan üçüncü önemli muhafazakâr grup, emekli General Mohsen Rezaee’nin liderliğindeki Direniş Cephesidir. Rezaee, 1981–1997 yılları arasında Devrim Muhafızları komutanlığı yapmış olup şu anda Düzenin Yararını Sağlama Heyeti Genel Sekreteri (Kanunları yapmakla görevli Meclis ile kanunları onaylama yetkisi bulunan Koruyucular Konseyi arasındaki anlaşmazlıkları çözmek üzere 1988’de kurulan anayasal kurum) görevinde bulunmaktadır. Direniş Cephesinin genel sekreterliği görevini ise bir dönem silahlı kuvvetlerin ideolojik ve siyasi direktörlüğünü yapmış olan Hüccetülislam Yadollah Habibi yapmaktadır. Direniş Cephesi, 9. Meclis seçimleri sebebiyle yayınladıkları beyanlarında bu seçimlerin ülkenin içinde bulunduğu iç durumu ve uluslararası ortamın özel koşulları nedeniyle çok önemli olduğunu belirtmektedir. Direniş Cephesi, ülkenin iç durumunu tarif ederken iktisadi meselenin halli, işsizlik, sübvansiyonların yeniden düzenlenmesi programının hedefine ulaşması ve 2004 yılında uygulamaya konan yirmi yıllık kalkınma programının başarıyla tamamlanması gibi iktisadi ve sosyal hedeflerden bahsetmektir. Beyanda bu seçimler sonucunda 9. Meclisin oluşması ile milletin aşkının ve azminin bu hedefleri gerçekleştireceğinin altı çizilmektedir. Uluslararası ortamda ise İran milletinin direniş ruhunu ve bölgede İslami uyanışı kırmak amacıyla İslam ve İran düşmanlarının bilimsel ve iktisadi yaptırımlar ile korku ve vahşet saldıkları, ülkenin bilim adamlarının terör ettikleri, barışçıl atom biliminden faydalanılmasının önünde engeller çıkardıkları ifade edilmektedir. 9. Meclis seçimlerinin düşmanların bütün bu planlarını bozacağını belirten Direniş Cephesi halkı seçimlere katılmaya ve şehitsever İran halkından bir kere daha bu İslami ve milli görevi yerine getirerek İslam düzenini, velayeti- fakihi, şehitlerin ülkülerini, İmam Humeyni’nin ilahi-siyasi vasiyetini gözetmeye çağırmaktadır.[iv] Pek çok eyalet için liste ilan eden bu grubun adaylarından bazıları aynı zamanda Birleşik İlkeciler Cephesi ile Mukavemet Cephesinin listelerinde de yer almaktadırlar. Ayrıca Devrim Muhafızlarının pek çok eski üyesinin de listelerde yer alıyor olması dikkat çekicidir.
 
Seçim öncesinde önemli varlık gösteren diğer bir grup da Ahmedinecad karşıtı muhafazakârların oluşturduğu Onuncu Hükümeti Eleştirenler Cephesi ve Milletin Sesi Cephesi gruplarıdır. Onuncu Hükümeti Eleştirenler Cephesinin liderliğini Ali Abbaspour Tehrani, sözcülüğünü ise Hamid Reza Katouzian yapmaktadır. Kendilerini İslam Devriminin ideallerine vefalılar olarak tanıtan cephe, Ahmedinecad hükümetini eleştirenler olarak özgürlük ortamının oluşturulması, sistemin güçlendirilmesi ve dış tehditlerle mücadele edilmesi gerekliliğini vurgulamaktadır. Cepheye göre bugünkü İran toplumunun ihtiyaçları kanunsuzluk ile mücadele etmek, adalet ve akılcılığı güçlendirmek, anayasa çerçevesinde halkın özgürlüklerine ve hukukuna saygı göstermektir ve bunun için güçlü bir meclisin kurulması gereklidir.[v] Milletin Sesi Cephesi ise Ali Motahari, Ali Abbaspour Tehrani, Hamid Reza Katouzian ve Reza Hosseini tarafından imzalanan beyanlarında bu hareketi düzenleyenlerin kendilerini ilkeci olarak bildiklerini ve ilkeci gruplardan bazı kimselerle seçimlerinde çatışmalarına rağmen dini değerlerin hâkimiyeti ve velayet-i fakihin zorunluluğuna olan kalbi inançları ile ilkecilerle ortak düşündüklerini ifade etmektedirler.[vi] Diğer gruplara göre göreceli olarak daha küçük kalan Ahmedinecad karşıtı bu cepheler Tahran bölgesinde on altı adayı destekledikleri bir liste yayınlamışlardır.
 
Son olarak Ahmedinecad destekçilerinin oluşturduğu Tevhid ve Adalet Cephesinden bahsetmek mümkündür. Bu cephe, Ahmedinecad’ın cumhurbaşkanlığındaki dokuzuncu ve onuncu hükümetlerin uygulamış olduğu gibi ülkede İslam devriminin liderinin fikri yolunda ve idaresinde yönetim olması gerektiğini beyan etmiştir. Cephe, diğer grupların listelerinde istenilen ve idealist adayların yokluğundan dolayı kendi bağımsız listelerini ilan etme ihtiyacı duyduklarını ifade ederek bazı adayların diğer grupların listelerinde de yer aldığı otuz ismi Tahran bölgesi için ilan ettiler.[vii] Ancak adaylardan Mesbah Yazdi’yi takip eden Mukavemet Cephesinde de yer alan Hüccetülislam Morteza Agha Tehrani, Rahim Mashaee’nin destekçisi olarak bilinen bu cephe ile kendilerinin hiçbir ilgisi bulunmadığını ve kendisinin de adının bu listede yer almasına izin vermediğini belirten bir açıklamada bulundu.[viii] Nitekim diğer ilkeciler Ahmadinecad ve Mashaee taraftarlarını sapkın dalga olarak eleştirirken bu dalga ile ilgisi olanları aday bile göstermeyeceklerini ilan eden Mukavemet Cephesi’ni de aslında Mashaee’den gizli destek almakla itham etmişlerdi. Agha Tehrani’nin Vahdet ve Adalet Cephesi tarafından aday gösterilmesine olan sert tepkisi bu minvalde anlaşılabilir.
 
Siyasi yelpazenin diğer tarafında 2009 cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra siyaset dışına itilen reformcular ve Yeşil Hareket bulunmaktadır. Ancak liderlerinin ev hapsinde olması ve bu cephede yer almış olan aydınlar, siyasetçiler, avukatlar, insan hakları savunucuları, öğrenciler gibi toplumun kayda değer bir kesiminin ya hapiste olması ya da ülkeyi terk etmesi gibi sebeplerle Meclis seçimleri için birlik olması mümkün olmadı. Nitekim Reformcu Cephe Koordinasyon Konseyi geçtiğimiz aylarda ülkenin reform yanlısı gruplarının seçim yarışına katılmayacağını ilan etmişti. İlkeciler tarafından “fitne” çıkaranlar olarak adlandırılan ve ülkenin içindeki düşmanlar olarak görülen reformcuların Koruyucular Konseyi tarafından adaylıklarının onaylanması zaten mümkün olmazdı. Bu nedenlerle seçimlerde reformcu liste yer almamaktadır. İran’da seçimlere katılım oranının yüksekliği İslami rejimin halk tarafından onaylandığının ve meşruiyetini sürdürdüğünün kanıtı olarak görülmektedir. Bu nedenle, sistem dışına itilmiş ve siyasi temsilleri olmayan reformcular halkı seçimleri boykot etmeye çağırmaktadır. Umudun Yeşil Yolu (Rahe Sabze Omid) Koordinasyon Konseyi’nin geçtiğimiz Perşembe günü yaptığı açıklamasında sonucu belirli seçimlere katılmanın milli çıkarlara ve halkın isteklerine aykırı politikaların sürdürülmesi ve tiranlığın sağlamlaştırılması anlamına geleceği belirtilmiştir. Konsey, seçimlere katılmanın milli bir ödev olmaktan ziyade 1979 Devriminin milli ideallerine aykırı bir davranış olacağı ve bu nedenle de Şeriata aykırı olmadığını ifade etmiştir. Seçimleri tamamen boykot etmenin yanı sıra Konsey, Yeşil Hareket taraftarlarını seçim gününden önce 1 Mart’ta kamusal alanda görünür olarak seçimlerinin gayrimeşruluğunu vurgulamaya çağırmıştır. Yasadışı ilan edilen İran Özgürlük Hareketi (Nehzate Azadiye Iran) ile birlikte diğer başlıca reformcu gruplar olan İslam Devrimi Mücahitleri Örgütü ve İslami İran Katılım Cephesi (Mosharekat) de seçim boykotu çağrısına destek vermektedir.[ix]         
 
İran siyasetinde özellikle son yıllarda artan etkisinden sıkça konuşulan ve Ahmedinecad’ın cumhurbaşkanı seçilmesinde yadsınamaz destekleri olan Devrim Muhafızları ise Sobh-e Sadegh dergisinde Tuğgeneral Yadollah Javani’nin kaleme aldığı yazıda hangi niteliklere haiz adayları destekleyeceklerini açıklamıştır. Buna göre Javani, kendisini halktan ayrı görmeyen, devrimci, velayet destekçisi, Amerika, İsrail ve diğer ‘sultacı’ rejimlere başkaldıran, takva sahibi ve dindar, fitne ve sapkın cereyanların karşısında duran, güç ve servet odaklarına bağlı olmayan, aydın ve akıllı, becerikli, düşmandan korkmayan adayları destekleyeceklerini ifade etmektedir.[x] Bu özelliklerden birçoğu bütün cephelerin adaylarda aradıkları özelliklerdir. Ancak güç ve servet odaklarından uzak durmak, fitne ve sapkın cereyana karşı olmak ve düşmandan korkmamak özelliklerini sadece Mukavemet Cephesi adaylarda aramaktadır. Buna dayanarak Devrim Muhafızları’nın Mesbah Yazdi’ye ve Mukavemet Cephesi adaylarına diğer adaylardan daha fazla destek vereceğini söylenebilir.
 
Sonuçta İran 9. Meclis seçimleri ülkedeki muhafazakâr grupların kendi arasında çekişmesine sahne olacaktır. İran’ın iç ve dış düşmanlarla kuşatıldığı vurgusu seçim atmosferinin en çarpıcı sloganlarından biridir. Sandığa giderek sisteme olan desteklerini göstermenin bu düşmanlarla savaşmada ve ülkenin geleceğini belirlemede çok önemli olduğu halka altı çizilerek anlatılmaktadır. Öyle ki seçimlere katılım, vatanseverlik ile eş gösterilmektedir. Öte yandan seçim sonuçları, Hamanei ile Ahmedinecad arasındaki iktidar mücadelesinin kimin lehine sonuçlanacağını da gösterecektir. Aynı zamanda gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ahmedinecad’dan sonra kimin cumhurbaşkanı seçilebileceğine dair ipuçlarını verecektir.

 
Kaynaklar

[i]http://www.jebhemottahed.ir/vsdff,dik8rwrsa.7fw,`fniig.html

[ii] http://rajanews.com/Detail.asp?id=116231;   http://www.jebhepaydari.ir/main/index.php?Page=definition&UID=239639

[iii] http://www.entekhab.ir/fa/news/35313

[iv]http://istadegy.com/view-240.html

[v] http://www.khabaronline.ir/detail/197403/

[vi] http://www.sedayemelat.com/Page/?nid=7

[vii] http://www.sarihnews.com/political/1339-1390-12-08-22-08-01

[viii]http://www.jebhepaydari.ir/main/index.php?Page=definition&UID=475351

[ix] 'Stay home on Election Day' Green Council calls on Iranians, http://en.irangreenvoice.com/article/2012/feb/2
5/3542;http://www.kaleme.com/1390/10/26/klm- 86819/

[x] http://www.sobhesadegh.ir/