Analiz

Petrol Piyasası Savaşının Gölgesinde Dünya Ekonomisi ve Ortadoğu

İlk kez 29 Aralık 2019 yılında Çin’in Wuhan şehrindeki deniz ürünleri ve canlı hayvan satan bir markette çalışan 4 kişide ve aynı günlerde bu marketi ziyaret eden çok sayıda kişide ortaya çıkan bulgularla gündeme gelen yeni Koronavirüs, Çin başta olmak üzere dünyanın birçok noktasına yayılmış durumdadır.1 Bu virüs, hızla tüm dünyada yayılmış ve dünya ekonomisini tehdit eder noktaya gelmiştir. Doğrulanmış vaka sayısının yüz binin üzerine çıktığı bu ortamda virüsün etkilerinin dünya ekonomisini olumsuz etkilediği görülmektedir. Vaka sayısı ve ölümler artıkça hastalığın seyri küresel ekonomi üzerinde hissedilir etkiler göstermeye başlamıştır. Özellikle, hisse senedi fiyatlarında dalgalanmalara neden olup kazanç projeksiyonlarını bastırmış hatta film prömiyerlerinin ve büyük spor müsabakalarının ertelenmesine sebep olmuştur.

Tüm dünya virüs salgını ile meşgulken, salgının etkilerinin de sebepleri arasında görüldüğü petrol fiyatlarında yaşanan düşüş, dünyanın gündemini bir anda bu düşüşte baş aktör konumunda olan Rusya ve Suudi Arabistan’a çevirmiştir. Bu iki ülkenin ham petrol üretiminde ek kesinti yapma kararında anlaşamaması sonrası Suudi Arabistan’ın üretimi artırma kararı ve Çin’in ithalatını kısmasının da etkisiyle petrol fiyatları son dört yılın en düşük seviyesine gerilemiştir. Yüzdesel bazda ise yüzde 30’dan fazla düşüşle Ocak 1991’deki Körfez Savaşı’ndan bu yana en sert günlük kaybını yaşamıştır. Bu düşüş iki ülkenin ekonomisinin yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) petrol üretimine de zarar verecek olması açısından önem arz etmektedir. Benzer bir şoku 2014-2016 yıllarında yaşayan ABD menşeli kaya petrolü üreticilerinin bu fiyatlar seviyesinde piyasada ne kadar tutunabileceği tartışılırken, Rusya’nın motivasyonunun bu şirketleri ne derece hedef aldığına ayrıca dikkat çekilmektedir.