“Şehirler İçin Su: Kentsel Sorunlara Cevaplar”, 22 Mart Dünya Su Günü

Dr. Tuğba Evrim Maden, ORSAM Su Araştırmaları Programı Uzmanı
Suyun önemine dikkat çekmek ve su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimini desteklemek amacıyla 22 Mart günü her yıl “Dünya Su Günü” olarak kutlanmaktadır. 22 Aralık 1992 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, bu günü  “Dünya Su Günü” olarak ilan etmiştir.  1993 yılından itibaren kutlanan Dünya Su Günü, 1992 yılında Rio de Janerio’da düzenlenen Çevre ve Kalkınma Konferansı sonuç belgesi  olan ve su kaynaklarının kalitesi, korumasını ve su teminini konusunu içeren Gündem 21’in 18. Bölümüne dayanmaktadır.  Bu belge ile devletler Gündem 21’in tavsiyelerinin uygulanabilmesi ve su kaynaklarının korunması, geliştirilmesi için toplantılar düzenlenmesi, yayınlar yapılması ve halkın bilincini arttırılması için bir dizi etkinlik yapmaya teşvik edilmiştir. Dünya su günü 1995 yılından itibaren her yıl bir tema ile kutlanmaktadır. 2011 yılı için seçilen Dünya su günü teması “Şehirler İçin Su: Kentsel Sorunlara Cevaplar” başlığını taşımaktadır.

Dünya nüfusunun yarısı, yaklaşık 3.3 milyar insan şehirlerde yaşamaktadır. Bu rakamın 2050 yılında iki katına çıkacağı tahmin edilmektedir. Şehir nüfusunun artış hızına şehirlerin alt yapısı yetersiz kalmaktadır. Bu yetersizlik nüfusun hem su hem de sanitasyon ihtiyacını karşılamada, artan evsel ve sanayi kökenli atık kirliliğinin bertaraf edilmesinde, kullanılabilir su kaynaklarının aşırı kullanımının kontrol edilmesinde sorunlara sebep olmaktadır. “Şehirler İçin Su: Kentsel Sorunlara Cevaplar” teması başlığı altında şehirleşme, sanitasyon (hıfzısıhha) ve kirlilik, denetim ve yönetim, yatırım ve finans, çevresel etki ve iklim değişikliği konuları ele alınmıştır. Bu tema ile artan şehir nüfusu ve düzensiz yerleşimin su sektörü üzerinde büyük baskı yarattığı belirtilmiştir. Ayrıca, sanayileşme, su kirliliği, sanitasyon yokluğu ve çevresel bozulma konularına daha fazla dikkat edilmesi gerektiğini ifade edilmiştir. Su yönetiminin geliştirilmesi, yerel yönetimlerde, şehir ve kamu hizmeti yönetimlerinde iyileştirme yapılmasına ve buna ek olarak şehir suyu arzı, sanitasyon ve kanalizasyon, atıksu arıtımı yatırımların arttırılması ve sürdürülebilir finansal yönetiminin yapılması gerekliliğinin önemle üstünde durulmuştur. Bunlara ek olarak, iklim değişikliği ve çatışmanın çevre üzerine etkileri, doğal afetlerin şehir suyu ve atık yönetimi için ortağa çıkardığı sorunlara değinilmiştir. Bu doğrultuda da hükümetlerin, kurumların, toplulukların ve bireylerin aktif olarak şehir su yönetimi konusuna odaklanmalarını sağlamayı hedeflemiştir.

Türkiye’de özellikle büyük şehirlerde içme suyu ve atıkların arıtılmasında sorunlar yaşanmaktadır. Nüfusun artması, kaçak yapılar ve şehirlerin plansız büyümesi hem şehir su şebekeleri üzerinde, hem de su havzaları üzerinde baskı yaratmaktadır. Su, miktar ve kalite olarak nüfusun ihtiyaçlarını karşılayamazken, kontrolsüz şehir büyümesi su havzalarında su kaynaklarının beslenmesini ve kalitesini olumsuz etkilemektedir. Ülkemizde büyük şehirlerin su ihtiyacı çözümü için yakın havzalardan su transferi de yapılmış ama yeterli olmamıştır. Başka havza sularının aktarımından önce şehirlerde su kaçağının yaşandığı ve büyük su kaybına sebep olan eskimiş ve zarar görmüş su şebekelerinin planlanarak yenilenmesi, şehirler için nüfus gelişimi temel alınarak su ihtiyacı modellemeleri yapılması ve mevcut su kaynaklarının en verimli şekilde kullanılması için projeler üretilmesi ve bu projeler için kaynak yaratılması gerekmektedir.