Bakış

Son Dönem İsrail-Körfez Ülkeleri Yakınlaşması

İsrail’in Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) üyesi ülkelerle yakınlaşma siyaseti ve örtülü işbirliği esasında yeni bir olgu değildir. Hatta bu olgu 1980’li yıllara kadar da dayanmaktadır. Saddam Hüseyin’in Baas rejimi döneminde, Irak’taki nükleer reaktörlerin İsrail tarafından tespit edilmesi üzerine 1981 yılında İsrail Hava Kuvvetleri, Suudi Arabistan’ın göz yumması ile Suudi Arabistan hava sahasını kullanarak Saddam’ın nükleer reaktörlerini bombalamıştır. Bu operasyona da meşhur Opera Operasyonu ismi verilmiştir.

Doksanlı yıllarda özellikle İsrail-Filistin barışı açısından bir milat olan 1993 yılındaki Oslo Barış görüşmelerinden sonra Körfez ülkeleri ve İsrail arasında yumuşama meydana gelmeye başlamıştır. İsrail, 1996’da Umman ve Katar’da ticaret ofisleri açmış; diplomatik-siyasi düzeyde olmasa da ticari ilişkilerin resmi bir statü kazanması açısından bu olay, önemli bir başlangıç olarak görülmüştür. Fakat bu yumuşama dönemi 2000 yılında İkinci İntifada’nın patlak vermesi ile kesilmiş ve bahse konu ofisler kapatılmıştır. Yine 2008-2009 yıllarında Katar, İsrail ile resmi olmayan yollarla ilişkileri geliştirmeye çalıştıysa da 2008-2009 yıllarında İsrail’in Hamas’ı bastırmak için düzenlediği Gazze saldırıları ilişkileri kopartmıştır. Özellikle Arap Baharı’nın Bahreyn ve Suudi Arabistan gibi Körfez ülkelerini de etkilemesi neticesinde İsrail ile olan ilişkilerde belirli bir hareketlenme görülmüştür. Tabi ki bu ilişkiler resmi bir şekilde değil üstü örtülü ve gayri resmi yollarla yürütülmeye başlanmıştır. Bu durumun daha iyi açıklanması için; İsrail’in Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Katar gibi Körfez ülkeleri ile son yıllardaki yakınlaşma politikaları ve işbirlikleri birer birer ele alınacaktır.