Suriye Gündemi: 27 Nisan-2 Haziran 2019

Uluslararası Gündemde Suriye
BM Güvenlik Konseyi'nin Suriye konusunda yaptığı kapalı oturumun ardından BM Genel Merkezi'nde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin, Suriye Anayasa Komitesi koruma çalışmaları hakkında bilgi verdi. Suriye anayasa komitesi kurma çalışmalarının yakın işbirliği içinde yürütüldüğünü ve üzerinde mutabakat sağlanmayan altı sivil toplum temsilcisi kaldığını belirtti. Verşinin söz konusu altı kişinin, herhangi bir siyasi kampa ait olmaması ve tüm Suriyeliler, doğal olarak hükümet ve muhalefet tarafından kabul edilebilir olması gerektiği ifadelerini kullandı. Bu arada Verşinin, oturum sırasında Pedersen tarafından sunulan Suriye raporunu ve Pedersen'in Suriyeli taraflarla yaptığı görüşmeleri olumlu karşıladıklarını söyledi.

ABD'li ve Rus diplomatlar Suriye'nin uluslararası topluma katılma yollarını tartıştı. Taraflar, “Suriye uzun süredir devam eden iç savaşını sona erdirmeye yardımcı olacak bir dizi adımı kabul ederse uluslararası topluma geri dönmesine izin verilebileceğini” söylediler. Konuyla ilgili açıklama yapan ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Washington ve Moskova’nın savaşı sona erdirmek için “adım adım” işleyecek bir yaklaşım üzerinde çalıştığını ve bu sürecin zor kararlar gerektireceğini ifade etti.

Rusya ve Suriye Rejimi BM’ye ABD’nin Suriye’den çekilmesi gerektiği çağrısında bulundu. Uluslararası topluma, BM’ye ve uluslararası yardım kuruluşlarına çağrıda bulunan ikili, ABD askerlerinin en kısa sürede Suriye topraklarından geri çekilmesini sağlamak için ilkeli bir tutum sergilemeleri gerektiğini çünkü bu birliklerin yasadışı silahlı grupları desteklediğini ve Suriye’nin normal hayata dönmesini engellediğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le telefonda görüştü. Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Erdoğan, görüşmede İdlib'de bir an önce ateşkesin sağlanması ve akabinde siyasi çözüm sürecine yeniden odaklanmak gerektiğini vurguladı.  Ancak yapılan telefon görüşmesinin ardından Kremlin’den çarpıcı bir açıklama geldi. Suriye’nin İdlib bölgesinde isyancıların sivillere ve Rus hedeflerine saldırmalarını önlemenin Türkiye’nin sorumluluğu olduğu belirtildi. Bu açıklamayla Rusya, Ankara’nın tepkisine rağmen Suriye hükümetinin bölgeye yönelik operasyonunu desteklemeye devam edebileceği sinyali verdi.

Rusya destekli Suriye ordusunun ülkenin kuzeybatısında İdlib vilayetindeki hedeflere düzenlediği hava saldırılarında en az 18 sivilin hayatını kaybettiği bildirildi.  Konuyla ilgili ABD Dışişleri Bakanlığından sert bir açıklama geldi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Morgan Ortagus, sivillere ve kamusal alanlara yönelik ayrım gözetmeksizin düzenlenen saldırıların, çatışmanın pervasızca tırmandırılması anlamına geldiğini ve Kabul edilemez olduğunu belirrti. Ortagus, Rusya ve Esed rejimine bölgede şiddetin derhal sona erdirilmesi çağrısı yaptı.

ABD liderliğindeki uluslararası koalisyondan gelen bir açıklamada 2014’ten beri Suriye ve Irak’ta IŞİD terör örgütüne karşı yapılan hava operasyonlarında istemeden yaklaşık olarak 1302 kişiden fazla insanın öldürüldüğü ifadesi yer aldı. Söz konusu rakam iki ülkedeki çatışmaları izleyen diğer grupların ortaya çıkardığı verilerden çok daha düşük. Hava operasyonlarında hayatını kaybeden siviller üzerinde çalışmalar yöneten bir sivil toplum örgütüne göre ise bu sayı 7900 kişiden fazladır.

Fırat’ın Doğusu
Resmi ziyaret kapsamında Almanya’ya giden ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo Alman Şansölyesi Angela Merkel ile İran, Afghanistan, Suriye ve Libya’nın da dahil olduğu birçok konuda görüşme yaptı. Daha sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında, ABD’nin Suriye’de siyasi çözüm için BM’nin çabalarını desteklemeye ve şiddet riskini azaltma çabalarına devam edeceğini vurgulayan Pompeo, Menbiç’te Türkiye ile beraber ortaya çıkarılan işin herkes tarafından görüldüğünü ifade etti. Menbiç’te Türk ve ABD askerlerinin ortak devriyelerininin yanısıra ek bir sistem kurmaya çalıştıklarını ve Türkiye’ye terörist saldırı riskini azaltmak için Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge kurma çabalarının devam ettiğini de dile getirdi.

Kuzey Suriye’de, ABD tarafından oluşturulması planlanan güvenli bölgeye Alman hava kuvvetlerinin destek vereceği iddia edildi. İddianın yayınlandığı Der Spiegel dergisi, ABD’nin Kuzey Suriye’de oluşturmayı planladığı güvenli bölgeye Almanya’nın askerinin konuşlanacağını öne sürdü. Haberde, Washington ve Berlin arasında yürütülen “gizli görüşmeler” sonucunda Alman hükümetinin “güvenli bölgenin korunması için askeri katkıya hazır olduğunun sinyalini verdiği” iddia edildi. Bunun için Alman hükümetinin Washington’a Ürdün’de konuşlandırılmış askerlerin görev süresinin uzatılması önerisini sunduğuna işaret edildi. Habere göre, eğer Almanya Parlamentosu bölgede görev yapan Alman askerlerinin görev süresinin uzatılmasına onay verirse, ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde kurmayı planladığı güvenli bölgede Alman hava kuvvetlerinin de destek sağlaması mümkün olabilecek.

Fransa parlamentosu heyeti Suriye’nin kuzeyine ve doğusuna ziyaret gerçekleştirdi. Ayn İsa’daki temasların ardından Rakka’ya geçen heyet, Rakka Sivil Meclisi üyeleriyle bir araya gelerek Fransa hükümetinin bu bölgelere verdiği destekler üzerinden değerlendirmeler yaptı. Toplantı daha sonrasında basına kapalı bir şekilde devam etti.

ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerine ait savaş uçakları, Suriye'nin Deyr ez Zor ilinde YPG/PKK'dan Esed rejimine petrol taşıyan tankerlere hava saldırısı gerçekleştirdi. Deyr ez Zor’daki yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre doğu kırsalında taraflar arasında petrol transferi yapılan alana baskın düzenlendiği ve koalisyona ait uçakların eş zamanlı olarak Fırat Nehri üzerinde karşı kıyıdaki Bukris beldesine petrol taşıyan tankerleri vurduğu açıklaması geldi. Saldırılarda 4 kişi hayatını kaybederken Koalisyon tarafından duruma yönelik bir açıklama gelmedi.

Suriye’nin kuzeyindeki Rakka kentinde çifte patlama meydana geldiği bildirildi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi tarafından yapılan açıklamada, şehrin merkezinde mayın patlaması gerçekleştiği, sonrasında ise Naim Meydanı’nda bomba yüklü bir araçla intihar saldırısı düzenlendiği belirtildi. Patlamalarda 5’i sivil en az 10 kişinin hayatını kaybettiği ifade edildi. Bulgulara dayanarak hazırlanan raporda saldırıyı IŞİD’in düzenleyebileceği iddiası yer alsa da saldırıyı  henüz üstlenen olmadı.

YPG güçleri Rakka’da Esad rejiminin askerlerini tutukladı. Yerel kaynaklardan gelen bilgilere göre tutuklanan 5 rejim askeri Tabka kenti yakınlarındaki Ayed cezaevine götürüldü. Birkaç gün önce Rakka’da yaşanan bombalamaların ardından gelen bu tutuklamalar ise dikkat çekti.

Özgür Suriye Ordusu güçleriyle yerel Icel aşireti arasında Azez bölgeside çatışmalar yaşandı. Sebebi hakkında henüz bir bilgiye ulaşılamazken yaşanan çatışmalarda her iki taraftan da en az 7 kişinin öldüğü bilgisi yerel kaynaklar tarafından doğrulandı.

Tanımlanamayan savaş uçakları, Deir Ezzor kırsalındaki Ebu el-Naytal köyünün eteklerini bombaladı. Yerel kaynaklar, savaş uçaklarının, kuzey Deyr ez Zor kırsalındaki Ebu el-Naytal ve El-Namliya köyleri ve El-Makaridh bölgesini çevreleyen alanı bombaladığını doğruladı. Kaynaklar, hava saldırılarının sonuçlarının henüz bilinmediğini, ancak bombalamanın IŞİD'i etkilediğini belirtti. Deir Ezzor'un kuzeyindeki Al-Makaridh bölgesinin, IŞİD'in zaman zaman bölgedeki saldırıları başlattığı zorlu bir alan olduğu dikkat çekmektedir. Hava saldırısı hakkında uluslararası koalisyon tarafından her hangi bir açıklama gelmezken, saldırıyı üstlenen  olmadı.

Suriye Rejimi Bölgesi
İsrail savaş uçakları tarafından 27 Mayıs 2019 tarihinde Suriye’nin güneyinde yer alan ve ihtilaflı Golan Tepeleri’ni de bünyesinde bulunduran Kuneytra eyaletine saldırı düzenlendi. İsrail’den yapılan açıklamaya göre bu saldırı bir misilleme olarak gerçekleşti. Aynı günün erken saatlerinde Suriye hava savunma sistemlerinin bir İsrail uçağını hedef alması üzerine gerçekleştirildiği ileri sürülen saldırıda Kuneytra’nın Tel el-Şar bölgesi hedef alındı. Rejim tarafından yapılan açıklamada ise aynı saldırıda bir askeri kamyonetin hedef alındığı ve bazı askerlerin de saldırıdan dolaya yaralandığı belirtildi.

İdlib, Fırat Kalkanı ve Afrin Bölgesi
Rusya ve Esad rejiminin İdlib’e yönelik son dönemlerde yaptığı saldırılar sadece can kayıplarına ve maddi zarara sebep olmamakta, aynı zamanda tarihsel mirasa da büyük zarar verdi. 4 Mayıs 2019’da Rusya’nın İdlib’deki tarihi Sarjila bölgesini bombalayarak Bizanstan kalma bir saray dahil birçok tarihi esere zarar vermesinden sonra bu kez de Esad güçleri 27 Mayıs 2019’da İdlib’in İhsem kasabası yakınındaki Deyr Lozeh tarihi alanını bombaladı. İdlib’in güneyinde yer alan bu bölgede özellikle Hristiyanlığa ait birçok tarihi eser bulunmaktaydı.

Rusya destekli rejim tarafından İdlib’in güneyine yönelik başlatılan saldırıları en kilit noktalarında birisi de Hama’nı Kuzey’indeki Kafr Nabuda oldu. Kafr Nabuda saldırılar ilk başladığında Kalat el-Madik ile rejim tarafından ele geçirilmişti. Daha sonra Suriye’deki muhalifler, ki Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) ve Ulusal Özgürleştirme Cephesi (NLF) grupları dahil ortak bir saldırı ile Kafr Nabuda’yı tekrar ele geçirmeyi başardılar. Fakat Rusya’nı hava saldırıları ve rejimin helikopterlerden attığı varil bombaları ile Esad rejimi bölgeyi tekrar ele geçirdi. Bu durumu görüşüp, Kafr Nabuda’yı tekrar geri almak isteyen İdlib’deki bütün silahlı unsurlar ilk kez bir araya gelmiş oldular.

İdlib’in güneyindeki Maret el-Numan şehrine 30 Mayıs 2019’da rejim güçlerine ait hava unsurları tarafından saldırı düzenlendi. Saldırıda aynı aileden ikisi çocuk olmak üzere toplam 5 kişi hayatını kaybetti.