Ürdün, Suriyeli Göçmenler ve Su Sorunu

Dr. Tuğba Evrim Maden, ORSAM Su Araştırmaları Programı Uzmanı, temaden@gmail.com
Arap Baharı’nın Mart 2011’de Suriye’ye sıçraması ile Nisan 2011 itibariyle Suriye’den komşu ülkeler Türkiye, Lübnan, Ürdün ve Irak’a UNHCR’nin resmi rakamlarına göre 1,244 milyon insan sığınmıştır. Yaklaşık 230,000 kişi de kayıt olmayı beklemektedir.
 
Özellikle Ürdün’de bulunan kamplara yerleşen Suriyelilerin önümüzdeki aylarda, yaz mevsiminde, suya ilişkin büyük sıkıntı yaşamasından endişe edilmektedir. Ürdün, Filistin ile birlikte Ortadoğu’da ve Dünya’da kişi başına düşen su miktarı açısından değerlendirildiğinde en fakir iki ülkesidir. Son 10 yıldır hüküm süren kurak dönemle birlikte Ürdün’de hem yaşanan su sıkıntısı artmış hem de tarım faaliyetleri olumsuz etkilenmiştir.
 
Günde ortalama 3000 Suriyeli Ürdün’e geçiş yapmaktadır.  Ürdün’de bulunan yardım kurumlarına verilen bilgilere göre yaklaşık 400.000 Suriyeli Ürdün’de yer almaktadır. Yılsonunda bu rakamın 1 milyona erişeceğinden endişe edilmektedir. Suriye’deki olaylar itibariyle Mafraq’da nüfus iki katına ulaşmıştır. Uluslararası yardım kuruluşları gıda, barınak ve akaryakıt yardımında bulunabilirken, suyla ilgili yardımlarda yetersiz kalabilmektedir.  Söz konusu bu kuruluşların bazıları kamplara su sağlamak ve sanitasyondan sorumluluğunu da yürütmektedir. Kuruluş ve sorumlu olduğu kamplar sırasıyla; ACTED- Ürdün (Teknik İşbirliği ve Gelişme Ajansı) – Kral Abdullah Göçmen Kampı, Siber Kent Göçmen Kampı ve Zaatri Göçmen Kampı, IRD – Ürdün ( Uluslararası Yardım ve Kalkınma) Zaatri Göçmen Kampı, JEN –Ürdün (Japon Acil STK) Zaatri Göçmen Kampı, Mercy Cops Ürdün, Zaatri Göçmen Kampı, OXFAM, Zaatri Göçmen Kampı, THW –Ürdün, Zaatri Göçmen Kampı, UNESCO-Ürdün, Siber Kent Göçmen Kampı ve Zaatri Göçmen Kampı.  Ayrıca, yerel Kızıl Hilal Örgütü de kamplara su sağlama çalışmaları yapmaktadır.
 
Ürdün’de göçmenlerin büyük bölümü Zarqa ve Mafraq vilayetlerinde yapılmış olan kamplara yerleşmiş durumdadır. Kamplarla ilgili olarak hem miktar hem de su kaynağına erişimi açısından su sıkıntısı son iki aydır gündeme gelmektedir. Verilen bilgiler göre Mafraq vilayetinde su yokluğuna ilişkin çok büyük bir sorun yaşanırken bazı bölgelerinde hiç su yoktur.  Mafraq vilayetinde yer alan ve Ürdün’de bulunan en büyük kamp olan Zaatri kampında yaklaşık 170, 000 kişi bulunmaktadır.  Artan sıcaklık ve Suriye’den beklenen yeni göçler ile sıkıntının daha da artacağı beklenmektedir. İçme suyu hariç kişi başına su tüketiminin günde 53 litre olduğu tahmin edilmektedir. Dağınık bir şekilde yerleşen kamplarda olmayan göçmenlerinin de içme suyu ile birlikte günde 20-50 litre arası su tükettiği tahmin edilmektedir.
 
Göçmenlerin gelmesiyle birlikte mevcut su problemi daha belirgin bir hal almıştır. Ürdün, uzun yıllardır yüzey sularının yetersiz olması nedeniyle su ihtiyacını yer altı sularından temin etmektedir.  İngiliz yardım kurumu OXFAM’a göre, Suriye’den gelen göçle nüfus artmış ve yer altı suyu çekim oranı beslenim oranın üç katına çıkmıştır. Bu durum bazı kuyuların kurumasına neden olmuştur. Yine OXFAM’a yayımladığı rapora göre, Mafraq bölgesine iletilen suyun yüzde 65’i boru hatlarından ve insanların hatlara yasadışı müdahale etmesi nedeniyle kaybolmaktadır.  Buna ek olarak suyun kalitesine ilişkin de sorunlar yaşandığı raporlarda dile getirilmiştir.  Suyun kalite sorunu, su kaynaklı hastalıklara ve filtrelenmesi ile ek bir maliyet ortaya çıkarmaktadır. Kamplarda yaşayanların suyun filtrelenmesi gibi bir maliyeti karşılama gücü yoktur. Genel bir çözüm olarak, Dünya Sağlık Örgütü’nün izin verdiği şekilde tankerlerde bulunan sulara klor eklenmektedir fakat bu suların hemen tüketilmeyip bekletilmesi tankerlerin eski olması nedeniyle ayrı bir hijyen sorunu yaratmaktadır.
 
CARE-Ürdün isimli STK’nın kamplarda yaşamayan ve ülke çevresine dağılmış Suriyeliler ile yaptığı araştırmada, göçmenlerin yüzde 77 oranında içme suyuna ulaşamadığını ve arıtılmış, paketlenmiş su almak zorunda olduklarını belirtmiştir.
 
Önümüzdeki dönemle birlikte suyun daha çok problem olacağını belirten yetkililer, bir çözüm bulunması gerektiğini belirtirken, suyun tüketimin artması sonucu ortaya çıkan su sıkıntısından Suriyelilerin sorumlu gösterilmesinin de toplum içinde gerilim yaratacağından endişe edilmektedir. Ayrıca, suyun miktarının yetersizliği ile birlikte maliyetinde yaşanan bu sıkıntıda etkili olduğu OXFAM tarafından bildirilmiştir. Çözüm olarak, öncelikli olarak, küçük ölçekli su tasarrufu sağlayan projeler ile kısa vadede olumlu sonuçlar elde edilebilir, fakat Ürdün Su ve Sulama Bakanlığı’nın daha kalıcı çözümler sağlayabilmesi için uzun vadeli projelere ihtiyacı vardır.