Analiz

Iraklı Grupların Temel Siyasi Sorunlara Bakışı ve Türkiye İle İlişkiler: Saha Araştırmasına Dayalı Bir Çalışma

- Irakiye ve Hadba içinde Musul’un toprak bütünlüğünün korunması konusundaki fikir birliğinde bir çatlak oluştuğu görülmektedir. Bir kesim Sünni Arap grubu taviz vermeden hareket ederken bir diğer kesim de Kürtlerin rızasını alarak devam etmeye çalıştığı düşüncesi yerleşmiş durumdadır. Musul’da genel kanaat Hadba Grubu’nun şu anki gibi hareket etmeye devam etmesi durumunda bundan sonraki seçimde aynı başarıyı sergileyemeyeceğidir.

- Tarihsel olarak Irak İslami Yüksek Konseyi en güçlü parti olmasına rağmen seçim sonuçları dikkate alındığında bugün bu koalisyon içindeki en güçlü partinin Sadr Hareketi olduğu söylenebilir. Çünkü, Sadr Hareketi tek başına bu koalisyonun sahip olduğu 70 milletvekilinin 40’ına sahip konuma yükselmiştir. Seçimden sonra uzun süre Maliki’nin başbakanlığına karşı olan Sadr Hareketi’nin İran’ın baskısıyla bu karşı çıkıştan vazgeçmesiyle Şii gruplar arasında işbirliği sağlanabilmiş ve Maliki hükümeti kurabilmiştir.

- Kürtlerin kazanımlarını artırma çabasının en önemli boyutları coğrafi genişleme ve petrol hakları oluşturmaktadır. Kürtler, Irak’ta etnik ve/veya mezhepsel bir federative düzen kurulmasını istemekte, Irak’ın mevcut idari yapılanmasının Saddam Hüseyin döneminde zorla değiştirildiğini ileri sürmektedir. ABD askerlerinin Irak’tan çekilmesi sürecinde Kürtler diğer Iraklı grupların pekçoğundan farklı olarak net bir duruşa sahiptir. Irak’ta henüz güvenlik güçleri tam olarak organize olamadığından ABD askerlerinin çekilmesinden sonra özellikle “tartışmalı bölgeler”de sorunların artacağını düşünmekte ve bu nedenle ABD’nin Irak’tan tam olarak çekilmesine karşı çıkmaktadırlar.

- Türkmenler 2010 yılında yapılan seçimde bir önceki seçim kadar milletvekili çıkartmalarına rağmen elde ettikleri bakanlıkların sayısın 1 arttırmışlardır. Ancak Türkmenlerin siyasi hareketlerindeki dağınıklık her halde göze çarpmaktadır. Bu çerçevede en büyük siyasi Türkmen örgütlenmesi olan Irak Türkmen Cephesi’nde son dönemde yaşanan değişim bu dağınıklığın aşılmasında yeni bir umut yaratmıştır.

- 2003 sonrası Türkmenlerin en çok ön plana çıkan sorunu Kerkük olmuştur. Uzun bir süre Türkmenler ve Araplar Kerkük’ün KBY’ye bağlanmasının önüne geçmek istemişlerdir. Bu konuda pek çok kez ortak tutum almışlardır. Ancak son dönemde temel politikalarda farklılık olmamasına rağmen yaklaşım farklılıkları Kerkük’te yeni bir dengenin doğuşunun sinyallerini vermektedir. Özellikle, Kerkük’te yaşanan arazi anlaşmazlıkları sıradan insanın gündelik yaşantısını etkilemektedir. Bu durum her geçen gün çözümsüzlüğe sürüklenmekte, bu da Türkmenleri olumsuz etkilemektedir.