Neçirvan Barzani’nin Hamleleri Nasıl Okunmalı?

Son dönemde Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, hem Erbil ve Bağdat arasındaki sorunların çözümü hem de Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) arasındaki problemli konuların aşılması konusunda somut adımlar atıyor. Buradan hareketle Neçirvan Barzani’nin önemli bir inisiyatif aldığını söylemek mümkün. Zira söz konusu sorunlar sadece bugünle ilgili değil. Hatta büyük bölümü yapısal ve kökleşmiş sorunlar. Bu noktada Erbil ile Bağdat arasındaki bütçe, enerji anlaşmaları, tartışmalı bölgeler bağlamındaki gündemler sadece Neçirvan Barzani’nin siyasi geleceği ve kariyeri açısından değil, aynı zamanda hem IKBY hem de KDP’nin Kürt ve Irak siyasetinde oynayacağı rol ve gücü açısından önemli olacak. Ayrıca Neçirvan Barzani’nin söz konusu hamlelerinin sonuç vermesi Irak siyasetindeki kilitlerin açılması noktasında da son derece kritik. Zira 10 Ekim 2021’de yapılan seçimlerin ardından yaklaşık 7,5 ay geçmiş olmasına rağmen hükûmet kurulabilmiş değil. Kısa vadede de hükûmet kurma beklentisi yok. Bu noktada Neçirvan Barzani’nin son Süleymaniye ziyareti ile KDP ve KYB arasındaki ilişkileri yumuşatmaya yönelik hamleleri Irak’ta hükûmet kurulması konusunda bir ışık olabilir. Zira Irak Anayasası’na göre hükûmetin kurulabilmesi için öncelikle cumhurbaşkanı seçiminin yapılması ve cumhurbaşkanının da hükûmeti kurmak için bir siyasetçiyi görevlendirmesi gerekiyor. Ancak mart ayında cumhurbaşkanı seçimi için birkaç girişim olsa da seçimlerin galibi Mukteda es-Sadr, KDP ve Sünnilerin oluşturduğu Egemenlik Bloğu’nun kurduğu Vatanı Kurtarma İttifakı’nın, cumhurbaşkanı seçilmesi için parlamentoda gerekli çoğunluğu (220 milletvekili) elde edememesi nedeniyle cumhurbaşkanı seçilememişti. Burada KDP ve KYB’nin son dönemde ortak cumhurbaşkanı adayı çıkarma konusunda yaşadıkları sorunlar da değerlendiriliyor.

Nitekim Irak’ta anayasal bir kural olmasa da siyasi teamüle dönüşen cumhurbaşkanının Kürt, başbakanın Şii Arap, parlamento başkanının Sünni Araplardan seçilmesi prensibi doğrultusunda, 2018’de yapılan seçimlere kadar KDP ve KYB’nin cumhurbaşkanı olarak ortak aday çıkardığı görülmüştü. Hatta daha da ötesinde KDP ve KYB’deki stratejik anlaşmaya göre 2018’e kadar hep KYB’den bir siyasetçi cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmişti.

Öte yandan, KYB’nin efsanevi lideri Celal Talabani’nin vefatına (2017) kadar da cumhurbaşkanı adayı konusunda bir sorun olmadığını söylemek mümkün. Ancak Celal Talabani’nin hastalığının ardından hayatını kaybetmesi sonrasında KYB içerisinde yaşanan liderlik ve iç çekişmelerin hem IKBY’nin iç dinamikleri hem de Irak siyasetinde KDP-KYB uyumunu olumsuz yönde etkilediği görüldü. Nitekim 2018’de KDP ve KYB seçimlere ayrı listelerle katılırken, seçim sonrasında da iki farklı cumhurbaşkanı adayı gösterildi. Ancak yine KYB’nin adayı olan Berham Salih cumhurbaşkanı seçildi ve hükûmet kurulmasının önü açıldı.

Mevcut durum itibarıyla da 2021 seçimlerinden sonra KDP ve KYB’nin ayrı cumhurbaşkanı adayları göstermesi, hükûmet krizinin başlangıcı oldu. KDP her ne kadar Sadr Hareketi ve Egemenlik Bloğu ile ittifak yapmış olsa da Kürt partiler arasında KDP’nin göstermiş olduğu Rebar Ahmed üzerinde bir konsensüs oluşmadığı, KYB’nin yine Berham Salih’i aday gösterdiği görüldü. Parlamentoda çoğunluk sağlanamayınca cumhurbaşkanlığı seçimine geçilemedi. Bu noktada hükûmetin yürütücü gücü olan Şiiler arasındaki uzlaşma sağlanamamasının yanı sıra Kürt gruplar arasında ortak adayın çıkmamış olması da hükûmet kurma konusunda somut adımın başlangıcının atılamamasına neden oldu. Bu açıdan Neçirvan Barzani’nin Süleymaniye’ye yaptığı ziyaret KDP ve KYB arasındaki uzlaşı açısından olumlu yönde yeni bir adım. Söz konusu ziyarette Neçirvan Barzani’nin hem IKBY başkanı hem de bir KDP’li olarak KYB peşmergelerinin eğitiminin yapıldığı Kaleçolan Askeri Akademisinin mezuniyet törenine katılması, Kürtlerin birlikteliği açısından önemli bir mesaj niteliğinde. Zira söz konusu akademi Celal Talabani tarafından kurulmuştu.

Neçirvan Barzani’nin de törene katılarak yaptığı açıklamada “Mam Celal’in mirasına” sahip çıkılması gerektiği yönündeki söylemleri dikkat çekici. Bununla birlikte törenin ardından Neçirvan Barzani’nin KYB Eşbaşkanı Bafel Talabani liderliğinde, IKBY Başbakan Yardımcısı ve KYB Genel Sekreteri Kubad Talabani, Politbüro Sekreteri Şanaz İbrahim Ahmed, Parastın-Zenyari Ajansı Sorumlusu Celal Şeyh Naci, Terörle Mücadele Genel Müdürü Vahap Halepçevi ve Peşmerge Komando Birlikleri Komutanı Akam Ömer gibi KYB’den üst düzey ve karar merci konumundaki isimlerin bulunduğu bir heyetle görüşmüş olması, KDP ve KYB arasındaki son dönem gergin ilişkilerin düzeltilmesi açısından da son derece önemli.

KYB açısından bakıldığında KYB’nin üst düzey isimlerinin Neçirvan Barzani ile görüşmeye birlikte katılmaları, KYB’nin de söz konusu görüşmeyi önemsediğinin bir göstergesi. Bununla birlikte Neçirvan Barzani’nin Kürt siyasetinde etkili geleneksel Kürt partileri olan Kürdistan İslami Birliği (Yekgirtu) ve Kürdistan Adalet Cemaati’nin (Komal) yanı sıra, Goran Hareketi ile de görüştüğü gözlerden kaçmadı. Bu noktada Neçirvan Barzani’nin Süleymaniye’de KYB’nin ağırlığını kabul etmekle birlikte diğer partilerin de göz ardı edilemeyeceği mesajını verdiğini söylemek mümkün. Dolayısıyla Neçirvan Barzani’nin kapsayıcı bir çerçeve çizmeye çalıştığını ifade etmek yerinde olacak.

Diğer taraftan Neçirvan Barzani’nin açıklamalarında sadece IKBY ve Kürt iç siyasetinin sorunlarına değil, Irak’taki sorunların çözümü için de kolaylaştırıcı bir figür olmak istediğini anlamak mümkün. Zira Neçirvan Barzani’nin açıklamalarına bakıldığında, Irak’taki siyasi uzlaşı ve sorunların giderilmesi için “Irak ve bölgedeki liderlerle ülkedeki siyasi tıkanıklığı gidermek için temaslarımız devam ediyor. Ülkedeki siyasi tıkanıklığın çözümünde bir zemin üzerinde uzlaştık, çözülemeyecek sorun yok” gibi bir açıklama yapmış olması, siyaset üstü bir misyon edindiğinin göstergesi olarak okunabilir. Buradan hareketle Neçirvan Barzani’nin Bağdat’la uzlaşmacı bir tavır içerisinde olduğu görülüyor. Nitekim Neçirvan Barzani’nin, “Irak'ı korumak bizim için önemli bir meseledir, bunu tüm Iraklıların müşterek görevi olarak görüyoruz” açıklaması, Iraklılık kimliğine de sahip çıktığının göstergesi. Bu noktada Neçirvan Barzani’nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine (BMGK) Erbil ve Bağdat arasındaki sorunların çözülmesi için özel bir temsilci atanması konusunda bir öneri sunması ve bu önerinin BMGK tarafından kabul edilmesi dikkat çekici. Buradan hareketle Neçirvan Barzani’nin hem Kürt iç siyaseti hem de Irak ulusal siyaseti açısından uzlaştırıcı ve rasyonel bir figür imajını giderek geliştirdiği görülüyor. Neçirvan Barzani’nin uluslararası ilişkileri ve güçlü iletişim ağının yanı sıra, BM gibi ulus üstü ve uluslararası örgütler tarafından da desteklenen adımlar atması ve bu adımlarla somut kazanımlar sağlanması, Neçirvan Barzani’yi hem Irak hem de Kürt siyaseti açısından kilit bir lider konumuna getirebilir.

Bu görüş 25 Mayıs 2022’de Rudaw internet sitesinde “Neçirvan Barzani’nin Hamleleri Nasıl Okunmalı?” başlığıyla yayımlanmıştır.