Analiz

Saddam Sonrası İran’ın Yeni Irak Politikası

Tahran ile Bağdat arasındaki ilişkiler Baas Partisi'nin 1968'deki darbesinden 2003'te ABD’nin Irak işgaline kadar, hiçbir zaman iyi komşuluğa dayanmadığı gibi normal de olmamıştır. Dolayısıyla İran-Irak ilişkilerinin seyri açısından Saddam Hüseyin’in devrilmesi dönüm noktalarından biri olarak kabul edilebilir. Zira 2003 yılında ABD'nin Irak'ı işgaliyle İran, Saddam gibi bir düşmanından kurtulurken, Irak ise kısa süre içinde İran’ın nüfuz alanı hâline gelmiştir. Ancak bununla birlikte Irak’taki ABD varlığı, İran için ciddi güvenlik endişelerine de neden olmuştur. Bu dönemde İran güvenlik kaygılarıyla nükleer programına hız verirken, Irak'taki ABD işgalinin sona ermesi ve askerlerinin çekilmesi önceliğini de korumuştur. Saddam sonrası Irak’ta oluşan yeni siyasi ortam, İran için fırsatlarla birlikte riskleri de getirmiştir. Irak Şiileri ile İran arasındaki tarihî ve mezhepsel bağların yanı sıra ülkedeki iktidar mücadelesinde dış destek arayışı Şiilerin İran'a yakınlaşmasına neden olurken, İran’ın uzun süre ortak düşman Bağdat’a karşı iş birliği geliştirdiği Kürtler ile ilişkileri ise bu yeni dönemde görece bozulmuştur. Bu çalışma İran’ın Irak’a yönelik politikalarının temel parametreleri olan Şiiler ve Kürtler ile ilişkilerini analiz ederken İran’ın, Irak’ta Şii nüfusun yönetimde söz sahibi olmasıyla bu ülkede etkinliğini arttırdığını ancak yerel ve bölgesel dinamiklerin İran’ın bu etkinliği uzun süre devam ettirmesine engel olacağını iddia etmektedir. Bu bağlamda yukarıda genel ve soyut olarak aktardığımız çerçevede, Saddam sonrası dönemde İran’ın Irak’a yönelik yeni politikaları analiz edilecektir.