Analiz

Türkiye-Suriye İlişkileri: Sınıraşan Sularda Örnek İşbirliği Olarak Asi Dostluk Barajı

1990’lı yılların son dönemlerine kadar Hatay sorunu, soğuk savaş döneminin etkileri,  PKK ve sebep olduğu iki ülke arasındaki güven sorunu, Türkiye’nin GAP’a başlaması ve Fırat ve Dicle suları üzerinde barajlar yapması, Suriye’nin aynı dönemde su kaynaklarını özellikle en önemli su kaynağı olan Fırat nehri üzerinde projeler yapmaya başlaması, Suriye’nin gıda güvenliği endişesi, su meselesinin teknik boyuttan çıkarılıp Arap milliyetçiliği meselesi haline getirilmesi, iki ülkenin ilişkilerinin gergin, güvensiz ve işbirliğinden uzak bir temel üzerinde gelişmesine sebep olmuştur.

1998 yılında Türkiye ve Suriye arasında imzalanan Adana Mutabakatıyla, iki ülke arasında var olan güven sorunu temelli ilişkiler iyileşme sürecine girmiştir. 2000 yılında 10. Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer’in Hafız Esad’ın cenaze törenine katılması ve devamında 2004 yılında Beşar Esad’ın Türkiye ziyaretiyle ilişkiler olumlu bir gelişim sürecine girmiştir. İlişkilerin olumlu gelişimi iki ülke arasında ekonomik, teknik işbirlikleri ve anlaşmalarla perçinlenmiştir.

Bu durum yakın ilişkiler içinde olan Türkiye ve Suriye uzun yıllar boyunca yapamadıkları sınıraşan suların kullanımına ilişkin işbirliği, değişen Bölge dengeleri, iki ülkenin iyi ilişkileri, ortak çıkar algıları ile gerçekleşme sürecine girmiştir. Özellikle Asi Dostluk Barajı’nın 6 Şubat 2011 tarihinde temelinin atılması bu gelişmeye en iyi örnek olmuştur. Asi nehrinde gerçekleştirilen bu işbirliği sadece Türkiye- Suriye ilişkileri için değil, tüm bölge suları için işbirliği yapılabilme ihtimalini arttırmaktadır.