Bağımsızlığının 20. Yıldönümünde Türkiye-Kırgızistan İlişkileri

Hasan KANBOLAT, ORSAM Başkanı
‘31 Ağustos 2011’, Kırgızistan’ın bağımsızlığının 20. yıldönümü. Bu nedenle, Kırgızistan’da ülkenin geçmişini ve geleceğini ele alan toplantılar düzenleniyor. 25 Eylül’de Kırgızistan Meclis Başkanı Ahmadbek Keldibekov Kırgız milletvekillerinden oluşan bir heyetle birlikte Ankara’yı resmen ziyaret edecek. Parlamentolararası işbirliği üzerine iki ülke arasında protokol imzalanması bekleniyor. Keldibekov’un Kırgızistan’da 30 Ekim’de yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda da Ankara’yı aydınlatması bekleniyor.
 
Türkiye ile Kırgızistan arasında yaklaşık beş saat uçuş mesafesinin olmasına rağmen iki ülke arasında var olan etnik, dil, din, tarih, kültür yakınlığı ikili ilişkilerin çok boyutlu artmasına yardımcı olmaktadır. Türkiye, Kırgızistan’ın bağımsızlığını ilk tanıyan  ülkedir. Zor durumlarında her zaman Kırgızistan’ın yanında olmuştur. 23 Aralık 1991’de Kırgızistan’dan ilk resmi ziyaret Türkiye’ye yapılmış ve bu ziyarette birçok işbirliği anlaşması imzalanmıştır. İki ülke arasında 29 Ocak 1992 tarihinde diplomatik ilişkiler kurulmuş, karşılıklı olarak Bişkek’te ve Ankara’da Büyükelçilikler açılmıştır. Kırgızistan’ın İstanbul’da bir Başkonsolosluğu da bulunmaktadır. 1992’den itibaren Kırgızistan ile Türkiye arasında 50’den fazla üst düzey ziyaret gerçekleştirilmiş ve 150’ye yakın ikili anlaşma imzalanmıştır. Türkiye-Kırgızistan ikili  ilişkilerinin temeli şunlara dayanmaktadır: İki devletin yapılanmalarının güçlendirilmesine katkıda bulunulması; Kırgızistan başta olmak üzere Orta Asya cumhuriyetlerinin siyasi ve ekonomik istikrarının korunması; Bölgesel işbirliğinin teşvik edilmesi; Ekonomik ve siyasal reformların desteklenmesi; Bölge ülkelerinin dünya ile bütünleşebilmelerine destek verilmesi; Bölge ülkelerinin Avrupa-Atlantik kurumlarına entegrasyonlarına yardımcı olunması; Kırgızistan başta olmak üzere Türkiye ile Orta Asya ülkelerinin ikili ilişkilerinin, her alanda karşılıklı çıkarlar ve egemen eşitlik temelinde geliştirilmesi; Türkiye ve Kırgızistan’ın diplomatik ilişkilerinin daha da gelişmesi için gerekli strateji ve planlarla karşılıklı ilişkilerin politik olarak desteklenmesidir.
 
Haziran 2010 Oş olaylarından hemen sonra 3 Temmuz 2010’da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Kırgızistan’ı ziyaret etmiş, 10 milyon dolarlık hibe ve TİKA aracılığıyla değeri 11 milyon doları bulan destek projeleri gerçekleştirilmiştir. 5 Şubat 2011’de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Bişkek’i resmen ziyaret etmiştir. Nisan 2011'de Kırgızistan Başbakanı Atambayev Ankara ziyaretinde ‘Türkiye ve Kırgızistan arasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’ kurulmasına karar verilmiştir. Bu Konsey, iki ülke ilişkilerinin stratejilerini belirleyecektir. Bu çalışma çerçevesinde iki ülke Başbakanlarının eş başkanlıklarında uzman Bakanlıklara bağlı Komisyonlar kurulacaktır. Ortak stratejik planlama grupları oluşturulacak ve sekreterlik rolünü iki ülkenin Dışişleri Bakanları yürütecektir. Stratejik İşbirliği Konseyi çerçevesinde iki ülke arasında güvenlik işbirliğine de gidilecektir. Bu gelişme, Kırgızistan'ın en önemli sorunlarından biri olan uluslararası terörle mücadelede ve sınırlarının korunmasında önemli destek sağlayacaktır. Yapılan anlaşma sonucu Türk ve Kırgız güvenlik güçleri arasında danışma ve diyalogun sağlanması Kırgızistan'ın istikrarı için önemli rol oynayacaktır. Bunun yanında iki ülke arasında atılması gereken diğer önemli adım ise Kırgızistan'ın sınır sorunlarının çözümünde Türkiye'nin arabuluculuk rolünü üslenmesidir. Ayrıca, iki ülke arasında vizesiz geçişin süresi 30 günden 90 güne çıkartılmıştır. İki ülke arasındaki ticaret hacminin de 150 milyondan 1 milyar dolara çıkarılmasına karar verilmiştir.

Sonuç olarak, Türkiye ve Kırgızistan iki ülke ve iki kardeş halkın bütünleşmesi yönünde yeni bir modele yönelmişdir. Cengiz Aytmatov’un güzel ülkesi Kırgızistan’a 20. doğumgününün iyi şanslar getirmesini dilerim.