Erdoğan'ın Irak'a Ziyareti ve Türkmenlerin Beklentileri

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 22 Nisan’da Irak'a kapsamlı bir ziyaret gerçekleştirdi. Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olarak gerçekleştirdiği ilk ziyaret olması Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerde yeni bir sayfa açma potansiyeli taşımıştır. Erdoğan’ın ziyaretinin aynı zamanda Bağdat ve Erbil hükûmetleri arasında devam eden anlaşmazlıkların giderilmesine de vesile olduğu düşünülmektedir.  Söz konusu ziyaret kapsamında iki ülke arasında sorunların kalıcı bir şekilde giderilmesi için güvenlik, Kalkınma Yolu Projesi ve su dosyası başta olmak üzere 26 iş birliği mutabakat zaptı imzalanmıştı. Bu anlaşmaların Türkmenlere de olumlu şekilde yansıması beklenmektedir. Erdoğan’ın Irak ziyareti kapsamında Bağdat ve Erbil’de Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerde önemli bir aktör ve Irak’ın kurucu unsurlarından olan Türkmenlerle de görüşmesi, Türkmen camiasında bazı beklentileri de beraberinde getirmiştir.

Güvenlik Boyutu
Türkiye, terörle mücadele ederken beşerî ve maddi kayıplar vermiştir. Bu nedenle terör örgütleriyle mücadele Türkiye’nin birincil gündeminden düşmemiştir. Bu örgütlerin başında da PKK gelmektedir. Bu örgüt Türkiye’nin en uzun 3. kara sınırı (378 kilometre) olan Irak ve Irak’ın kuzeyinde konuşlanmaktadır. Resmi kaynaklara göre 2022 yılında Irak topraklarından Türkiye’yi hedef alan 905 terör saldırıları gerçekleşmiş ve bu rakam 2023 yılında 1084’e yükselmiştir. Bu durum aynı zamanda Irak makamlarının daha etkin adımlar atmasının gerektiğini göstermiştir. Oysa ki Irak Anayasası’nın 7. maddesinde, Irak Hükûmeti’ni Irak topraklarında komşu ülkelere tehdit oluşturacak terör örgütlerini barındırmamakla yükümlü kılmaktadır. Türkiye de Irak makamlarınca bu maddenin tam olarak uygulanmadığı sürece, uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde, ulusal güvenliğini korumayı sürdürmektedir. Bu kapsamda Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Pençe Operasyonlarıyla Irak’ın kuzeyinde örgütle mücadele etmeye devam etmektedir.

21 Mart 2023’te mevcut Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani Ankara’yı ziyaret etmişti. Ziyaretin basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan Sudani’den PKK’nın bir terör örgütü olarak tanımlamalarını talep etmişti. Konuyla ilgili 14 Mart 2024’te Türk heyetinin Bağdat çıkarmasıyla Irak Ulusal Güvenlik Konseyi PKK’yı “yasaklı bir örgüt” olarak ilan etmiştir. Örgüt, TSK’nın Irak’ın kuzeyine başlatmış olduğu operasyonla birlikte Irak’ın güneyine doğru yerleşim yerlerinde varlık göstermiş ve Türkmenlerin yoğun yaşadığı bölgeleri hedef almıştır. Telafer ve civarı Kerkük, Kifri bunların başında gelmektedir. Türkiye’nin Irak Türkmenlerini desteklediği bilinmektedir. Örgüt, Eylül 2022 ile Mart 2024 arasında Türkmen siyasetçileri, güvenlik personelini ve aşiret liderlerini hedef almış ve söz konusu kişilerden suikastlar sonucu hayatını kaybedenler olmuştur. Erdoğan’ın Bağdat ziyareti ile birlikte PKK’yı yasaklı bir örgüt ilan etmesiyle Irak içerisinde Türkmen bölgelerinin de güvenliğinin olumlu anlamda etkilenmesi ve buna paralel olarak Türkmenlerin can güvenliğinin üzerindeki tehlikenin bertaraf edilmesi beklenmektedir.

Ekonomik Boyutu
Erdoğan’ın Irak ziyaretinin ikinci önemli konusu iki ülke arasında önemli ekonomik iş birliği projesi olan Kalkınma Yolu Projesi’ni de içermiştir. Bu projeyle, Basra Körfezi’nden Türkiye’nin Ovaköy sınırına kadar uzanan ve 1200 kilometrelik bir demir yolu ve kara yolu inşa edilmesi planlanmaktadır. Bu projenin Irak tarafındaki son halkası Musul’u işaret etmektedir. Musul’da Türkmen nüfusunun yoğunluğu söz konusudur. 2014’te terör örgütü IŞİD’in Irak’a saldırmasıyla büyük kayıp veren Musul’a bağlı Türkmen ilçesi Telafer’in, Kalkınma Yolu Projesi’nin güzergâhında yer aldığı görülmektedir. Türkmen ilçesi Telafer, 2003 yılı öncesi ve sonrası yatırım ve kalkınma anlamında ihmale uğramıştır. Kalkınma Yolu Projesi’nin gerçekleşmesi; ilçenin alt ve üst yapısının düzelmesine, toplumsal refahının yükselmesine ve en önemlisi de Türkmen toplumunun ekonomisine önemli katkıda bulunabilir. Bu olumlu gelişmelerin, 2014 yılında terör saldırılarıyla yerlerinden edilen Telaferlilerin geri dönüşleriyle mümkün olacağı ve Türkmenlerin siyasi varlığına olumlu yansıyabileceği değerlendirilebilir.  

Kalkınma Yolu Projesi’nin hayata geçmesiyle de birlikte, projenin güzergâhında yer alan vilayetlerde aynı zamanda güvenliğin de tesis edilmesi gündemdedir. Türkmenlerin de yaşadığı Selahaddin ve Musul vilayeti kapsam dâhilindedir.

Siyasi Boyutu
Erdoğan’ın Irak’a ziyaretinin Türkmenlerin siyasi anlamda temsil düzeylerine de olumlu yansıyacağı beklenmektedir. Erdoğan’ın Bağdat temasları sırasında Başbakan Sudani ile yaptığı toplantıda, Türkmenlerin Irak siyasetinde hak ettikleri yere gelmeleri vurgulanmıştır.  Erdoğan’ın, Bağdat’tan Erbil’e gitmeden önce Irak’ın kurucu unsurlarından; milletvekilleri, yeni seçilen yerel meclis üyeleri, Türkmen siyasi parti sorumluları ve kanaat önderlerinden oluşan Türkmen heyetiyle de ayrı görüşmesi, Türkmen camiasında olumlu hava yaratmıştır.  Son günlerde Irak kulislerinde Başbakan Sudani’nin kabinesinde değişikliklerin olabileceği iddialar arasında yer almaktadır. Erdoğan’ın Türkmen vurgusu söz konusu değişikliklerde Türkmenlerin kabinede yer almasını sağlayabilir.

Erdoğan’ın Irak ziyareti kapsamındaki Erbil temasları da göz ardı edilmemelidir. Erbil yönetiminde de Türkmen varlığı yerini korumaktadır. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nde (IKBY) Türkmenler, 1 bakan ve 5 milletvekiliyle temsil edilmekle birlikte, IKBY Başkanlığı’na da bir Türkmen müsteşar atanmıştır. Irak Federal Yüksek Mahkemesi (IFYM) 21 Şubat 2024’te aldığı kararla IKBY’de kota sandalyelerini iptal etmiştir. Bu sandalyelerin iptal edilmesi IKBY’de temsil edilen Türkmenlerin varlığına darbe vurmuştur. Kararla birlikte IKBY’de yapılacak parlamento seçimlerinde Türkmenlerin temsil düzeyleri tartışma konusu olmuştur. Aynı şekilde federal mahkemenin aldığı kararın ardından Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) yapılacak parlamento seçimlerine katılmayacağını açıklamış ve Bağdat-Erbil hükûmetleri arasında devam eden anlaşmazlıklara bir yenisi eklenmiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyaretinde söz konusu iki hükûmet arasındaki sıkıntıların çözümü için de çaba sarfettiği bilinmektedir. Bunların arasında IFYM’nin kota sandalyelerin iptali kararının da yer aldığını söylemek yanlış olmayacaktır. Söz konusu kararın yeniden gözden geçirilmesi Türkmenlerin de IKBY’de temsil düzeylerinin devam edeceği anlamına gelebilir.

Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Irak'a gerçekleştirdiği ziyaret, Irak Türkmenleri için güvenlik, ekonomik ve siyasi açıdan olumlu olarak değerlendirilebilir. Türkmenlerin beklentileri arasında PKK'nın yasaklı örgüt ilan edilmesiyle Telafer, Kerkük ve idari olarak Diyala vilayetine bağlı olan ancak siyasi ve fiili olarak Süleymaniye ile ilişkilendirilen Kifri'de PKK varlığının sona erdirilmesi yer almaktadır. Erdoğan'ın temasları sırasında yaptığı Türkmen vurgusu, Türkmen bölgelerinin Irak Federal Polis güçleri tarafından korunmasını destekleyebileceği gibi Türkmenlere özel bir gücün kurulmasını da destekleyebilir. Aynı şekilde Bağdat ve Erbil yönetimindeki Türkmenlerin söz konusu yönetimlerde temsil düzeylerinin artırılmasına yansıyabilir.