Analiz

Irak Hukuk Mevzuatında Azınlıkların Siyasal Hakları

ABD’nin 2003’teki Irak’ı işgali ülke içerisinde son derece olumsuz etkilere yol açtıysa da belki de tek olumlu olarak ifade edilebilecek nokta, üzerlerinde baskı olan grupların bu baskıdan kurtulmuş olmaları ile açıklanabilir. ABD’nin Irak’ı işgalinin ardından ortaya çıkan süreçte baskıcı bir rejimin sona ermesinin yanı sıra, ülkede meydana gelen güç boşluğu da daha önce kendini açık olarak ifade edemeyen etnik ve dini unsurların ortaya çıkmasında itici güç olmuştur. Yeniden kimlik tanımlamasına giren bu unsurlar, Irak’taki yeni geleceğe umutla baksalar bile, 2003 sonrası Irak’ta yaşanan kaos ortamı beklentilerini gerçekleştirebilmek bir yana yeni güç odaklarının hedefi haline gelmiştir. Bir yandan El-Kaide terörü Irak’ın bütün kesimlerini ciddi biçimde olumsuz yönde etkilerken, Irak’ta kurulan temel devlet yapılanmasının (federalizmin) ülkenin toplumsal yapısıyla uyuşmaması ve ülkedeki güç boşluğunun yerelde silahlı aşiretsel veya grupsal örgütlenmeler tarafından doldurularak hakimiyet sağlanmaya çalışılması, azınlık gruplarını yeni bir şiddet ve baskı politikalarının hedefi haline getirmiştir.

Irak’taki devlet yapılanmasının güçsüzlüğünün yanı sıra, iktidarı elde eden grupların elde ettikleri makam ve avantajları grupsal çıkarları adına kullanmaları nedeniyle yozlaşmış bir kurumsal yapının ortaya çıkması, iktidardan daha fazla pay kapma çabası gibi siyasal güç mücadelesi, sayısal yetersizliğin yanı sıra siyasal olarak da etkisiz olmaları nedeniyle azınlık gruplarını sistemin dışarısına itmiştir. Yine de azınlık gruplarının durumunun eski rejimlere oranla 2003 yılından sonraki süreçte daha iyi duruma geldiğini söylemek mümkündür. En azından çoğu azınlık grubunun Irak Anayasası ve çıkarılan çeşitli yasalarda zikredilmesi, ülkedeki azınlık gruplarının ve bu bağlamda ülkenin kültürel çeşitliliğinin korunması açısından önemlidir. Bu açıdan olarak safların etnik ve mezhebi duruma göre belirlendiği Irak’ta azınlıklara yönelik yapılan çalışmaların ve çıkarılan yasaların incelenmesi, Irak’taki azınlıklarını durumunun iyileştirilmesi ve insan haklarını gözeten bir yapının ortaya çıkması bakımından değerlendirilmesi gereken bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.