Büyük Faw Limanı Projesi: Beklentiler ve Zorluklar

Irak çok uzun bir süredir işgal, siyasal istikrarsızlık, yolsuzluk ve terörizme karşı mücadele sebebiyle yatırım yapılamaması durumundan mustariptir. Federal bütçeye en büyük katkıyı yapan Basra dahi temel yatırımlardan yoksun kalmıştır. Irak, Muhammed es-Sudani’nin başbakan olarak seçilmesiyle bunu değiştirme şansını yakalamıştır. Devletin planları Büyük Faw Limanı, Kuru Kanal (Irak’ın İpek Yolu) ve Büyük Faw Limanı’nı Um Qasr Limanı’na bağlayan sualtı tünelleri gibi zamanında yapılan stratejik projelerin önemini vurgulamaktadır. Gerçekleştirilmesi durumunda, bu projeler yalnızca güneyin değil tüm Irak’ın gelişimini olumlu etkileyecektir.

Büyük Faw Limanı’na ilk yük gemisinin 2025’te yanaşması beklenirken, limanın tamamen işletmeye alınması 2038’de olacaktır. Kuru Kanal’ın tam olarak 2029’da faaliyete girmesi ve bu yeni ticari yolun Kızıldeniz - Süveyş Kanalı yoluna alternatif teşkil etmesi beklenmektedir. Büyük Faw Limanı, ulaşım süresini 20-25 gün azaltmasının yanı sıra, Süveyş Kanalı’ndan daha büyük dizaynı sayesinde daha büyük yük gemilerini bulundurabilecektir.

Petrol dışı ihracat Irak bütçesinin sadece yüzde üç ila dördünü oluşturduğundan, Irak'ın coğrafi konumundan yararlanan projelerle gelir kaynaklarının çeşitlendirilmesi sağlanabilir. Birbiriyle bağlantılı bu projeler aynı zamanda tamamlayıcı olmayı hedeflemektedir. Büyük Faw Limanı, stratejik ve büyük yük gemilerinin yanaşmasına izin verecek ve Khor al-Zubair sualtı tüneli, Basra’nın güney kısmında bulunan Zubair Köprüsü'nden geçerek Büyük Faw Limanı ile Um Qasr Limanı arasındaki fazladan bir yolu ortadan kaldırarak ulaşımı sağlayacaktır. Kuru Kanal, bir otoyol ve demiryolu üzerinden Türk sınırına kara koridoru oluşturacaktır. Böylece, Türkiye'deki mevcut limanlar ve demiryolu altyapısı üzerinden malların taşınması sağlanacaktır.

Irak Limanları Genel Şirketine göre, 2038 yılına kadar Büyük Faw Limanı ve Kuru Kanal'ın tamamıyla kullanıma açılmasıyla Irak, dolaylı gelirler hariç, dört milyar ABD dolarından fazla doğrudan gelire erişim sağlayacaktır. Entegre sanayi bölgeleri ve nakliye havalimanının devreye girmesiyle bu rakam daha da yükselebilir. Ayrıca, proje kapsamının Akdeniz'e uzanan bir Suriye koridorunu da içerme ihtimali bulunmakta ve bu da projenin tahmini gelirlerini katlanarak artmasını sağlayabilir. Ancak Irak için avantajların yanı sıra her zaman büyük zorluklar da bulunmaktadır. Irak'ın bir ulaşım merkezi hâline gelmesinin yanı sıra, Irak'ın körfez komşularıyla bölgesel bir rekabet tehdidi bulunmaktadır. Bu bağlamda Büyük Mubarak Limanı konusunda Kuveyt ile varılan anlaşma Irak'ın güney komşusunu rahatlatmış görünüyorsa bile diğer körfez devletlerinin emelleri bölgede yeni anlaşmazlıklara neden olabilir. Zira daha büyük Irak limanlarının inşası diğer devletlerin limanlarının önemini ortadan kaldırabilir veya azaltabilir. Dolayısıyla söz konusu devletlerden caydırıcı politikalar uygulamaları beklenebilir.

Ülke içinde ise projelerin takvime uygun olarak yürütülmesi ve tamamlanmış kısımların kullanımı için gelecekte yeni veya yeniden ortaya çıkan engellerle karşılaşılabilir. Bu doğrultuda, Irak büyük ölçüde ithalata bağımlı olduğundan, Irak dinarının ABD doları karşısında değer kaybetmesi büyük bir sorun teşkil etmektedir. Buna ek olarak, Covid-19 salgınının yeni dalgalarından dolayı Çin'de üretimin azalması petrol fiyatlarında bir düşüşe sebep olabilir. Bu durum Irak’ı, gelir kaynağı olarak petrol ihracatına bağımlı olduğundan zor duruma sokabilir. Bu duruma ilaveten, ülkedeki kırılgan güvenlik ortamı, koridor güneyden kuzeye uzanan bir koridor olacağından Kuru Kanal'ın kullanımının sürekliliğini tehdit etmektedir. Bu nedenle koridor kapsamındaki herhangi bir bölgede yaşanacak herhangi bir güvenlik ihlali, koridorun tamamen işletime kapatılmasına neden olabilir. Öte yandan, projelerin başarılı bir şekilde tamamlanmasıyla bölgesel ve küresel ortaklar güvenli bir ortamı kendileri için lojistik ve ekonomik açıdan çıkarlarının gereği olarak görmek zorunda kalacak ve bu da onları Irak'ın güvenlik ve stabilitesinin korunmasını desteklemeye itecektir.

Irak ülkenin ekonomisinin çeşitlendirilmesini sağlayacak yatırımların azlığından mağdur olmuştur. Ekonomiyi çeşitlendirmeyi amaçlayan birçok proje yolsuzluk nedeniyle başarısızlığa uğramıştır. Ancak Bağdat Yatırım Komisyonunun eski başkanı Shakir Al-Zamili'nin diğer suç iddialarından dolayı devam eden davalarla birlikte dört yıl hapis cezasına çarptırılması gibi yolsuzluğa bulaşmış yetkilileri sorumlu tutmak, Irak'ın yönünün değişebileceğini göstermektedir. Irak, kamu sektörünü yeni işlerle büyütürken stratejik yatırımlara devam etmeye de istekli görünmektedir. Büyük Faw Limanı projesi ülkenin gelir kaynaklarının çeşitlendirilmesi açısından hayati önem taşımaktadır ancak hem yerel hem de bölgesel zorluklarla karşılaşacaktır.