Ortadoğu’daki Silahlanma Yarışının Yeni Aktörü Mısır

Mısır, 2010 yılından bu yana askeri harcamalarını yıllık bazda bir önceki yıla nazaran civarında arttırmıştır. 2011 yılında başlayan ve Arap Baharı olarak adlandırılan devrimler sürecinde nispeten kısa süren Muhammed Mursi yönetimi hariç tutulursa, bu durum bugüne dek devam etmiştir.  Bu çerçevede Mısır’ın hangi ülkelerden silah almayı tercih ettiği, ne tür silahlar aldığı ve yaklaşık 400.000 kişilik ordusunu ne tarz bir reforma tabii tuttuğunu incelemek, ülkenin geleceğe yönelik ne tür bir askeri planlama içerisinde olduğunu anlamak adına önem kazanmaktadır.


Müslüman Kardeşler üyesi Muhammed Mursi’nin 2012 yılında ülkedeki ilk demokratik seçimlerle Cumhurbaşkanı seçilişinin ardından birçok ülke Mısır’la olan askeri işbirliklerini derhal durdurmuştur. Ancak 2013 yılında Abdul Fettah el-Sisi’nin yönetimi askeri bir darbe ile ele geçirmesini izleyen dönemde başta ABD olmak üzere birçok ülke Mısır’la olan askeri anlaşmalarını yeniden başlatmıştır. Öyle ki bu dönemde ABD yönetimi Mısır’a 1.3 milyar dolarlık yardımların devam edeceğini duyurmuş ve Kasım ayında 10 adet Apache helikopterini Mısır’a teslim etmiştir. 


Yine 2014’ün Eylül ayında Rusya ile Mısır arasında 3.5 milyar dolarlık savunma anlaşması imzalanmış ve Rusya Federal Askeri Teknoloji Servis Başkanı Aleksandr Formin bu anlaşma çerçevesinde Rus yapımı birçok silahın Mısır’a ulaşacağını teyit ederek, 30 yıl sonra Rusya-Mısır silah ticaretinin kaldığı yerden devam edeceğini belirtmiştir. Rusya bu anlaşma çerçevesinde Mısır’a, 9M113 Kornet tipi güdümlü tanksavar füzeleri,  Tor-M1 ve Buk 2ME tipi SAM (karadan havaya atılan füze), S-300VM (Antey 2500 - kısa ve orta mesafeli elektronik karşı tedbir ve güdüm mühimmatları ile donanımlı Balistik füze savunma sistemi), Mil MI-8/Hip helikopteri (çoğunlukla savaş gemileri için transfer amaçlı üretilir) ve Mil MI-17/Hip-H modern transfer helikopterleri ile Mikoyan MIG-29/Fulcrum tipi (dördüncü nesil kısa menzil hava muharebe ve savunma uçağı) modern savaş araçlarını teslim edeceğini teyit etmiştir. Bu anlaşmanın 2 milyar dolarlık kısmının Mısır’a darbe sürecinde ciddi anlamda destek olan Suudi Arabistan tarafından finanse edileceği açıklanmıştır.


2015’in Kasım ayında da, günümüzde Mısır’ın en önemli askeri partnerlerinden birisi olan Fransa Dassault Mirage tipi (dördüncü nesil multi-rol) savaş savaş uçakları ve küçük savaş gemilerinin alımını kapsayan bir anlaşma imzalanmıştır. Mısır ile Fransa arasında imzalanan anlaşma çerçevesinde Mısır’ın üçerli teslimler halinde 24 Dassault Rafale tipi 4. nesil, ikiz motorlu bir uçak olan ve nükleer caydırıcılık, anti-gemi, kara desteği, tecrit harekâtlarında kullanılabilecek multi-rol muharebe uçağı teslim alacağını duyurulmuştur. Fransa’dan alınan bu savaş uçaklarının neden tercih edildiği de bir tartışma yaratmıştır. Bu konuda çok farklı görüşler olmasına rağmen Mısır’ın bunu hava filosunu çeşitlendirmek adına yaptığı ve kendisine diplomatik anlamda destek olan Fransa’yı bu şekilde ödüllendirmek yoluna gittiği söylenebilir. Bu anlaşmanın mahiyeti daha sonra genişletilmiş ve kruvazör tipi küçük savaş gemileri ve akıllı mühimmat alımı da eklenerek bu askeri savunma harcamasının totalde 7 milyar dolara ulaştığı açıklanmıştır.


2015’in Mart ayında daha önce siparişi verilmiş olan S-300VM anti-Balistik hava savunma sisteminin parçalar halinde sevkiyatına başlandığı bildirilmiştir. Bu tarz bir hava savunma sistemi konuşlandırıldığı yere göre değişkenlik gösterecek şekilde Mısır’ı kısa ve orta menzilli (250 km’ye kadar) Balistik füzelere karşı korunaklı hale getirmiştir. Yine bu ay içinde Rusya ile imzalanan Askeri İşbirliği Protokolü de Mısır’ın yerli silah üretimi açısından güçlenmesine zemin hazırlayabilecek bir adım olarak görülebilir. Kıbrıs Rum Yönetimi ile Rusya arasında pürüzler giderildikten sonra Mısır ve Rusya bu bölgede bir askeri tatbikat yapma konusunda da mutabakata varmış ve bu ortaklık daha da güçlü bir hale gelmiştir. Yine bu dönemde Mısır, Rusya’dan Kamov Ka-52K Alligator (havadan karaya tank, zırhlı araç, kara hedeflerini imha etmesi veya izlemesi ve havadan havaya helikopterle mücadele etmesi için dizayn edilmiş hibrit bir taarruz helikopteri) sipariş etmiştir. Mayıs ayında yapılan anlaşma ile Rusya’dan Mısır’a 46 adet MIG-29 tipi savaş uçağının 2 milyar dolarlık bir anlaşma çerçevesinde satılması taraflarca kararlaştırılmıştır.


2015’in yazında ise Rusya’nın Fransa’dan satın alacağı Mistral tipi orta büyüklükteki savaş gemilerinin Rusya’nın Ukrayna taarruzundan sonra bu ülkeye satılmaması kararı alınmıştır. Bu süreçte gemilerin Mısır’a satılması gündeme gelmiş ve Paris ile Kahire arasında bu yönde görüşmeler gerçekleşmiştir. Fransa 5 Ağustos’ta teslim sürecini tamamlamadığı için Rusya’ya gecikme bedelleriyle birlikte 950 milyon avro tazminat ödemiş ve bu teslimatın gerçekleşmeyeceğini kesinleştirmiştir.
Mısır’ın ABD ile olan silah anlaşmaları özellikle Sisi yönetimi döneminde artarak devam etmiştir. Rusya ile askeri anlaşmalarını artıran Mısır’ın Moskova ile daha fazla yakınlaşmasını engellemek adına Washington yönetimi Kahire’ye askeri yardımlarını sürdürmüş ve silah anlaşmaları imzalamaya devam etmiştir. Bu nedenle ABD, Mısır’ın ilgisinin bu denli Rusya’ya kaymasına tepkisiz kalmasına rağmen daha önce verilen Apaçi helikopterlerde etkin biçimde kullanılabilen ve yüksek ısı patlayıcılarıyla tank katili olarak bilinen AGM-114K Hellfire (ASM) [havadan karaya] füzesinin modern versiyonu olan AGM-114R3 varyantını 57 milyon dolarlık bir anlaşma çerçevesinde ekipman, eğitim desteği ile birlikte verme kararı almıştır. Washington, 8 adet F-16 multi-rol tipi muharebe uçağının da Mısır’a teslim edildiğini duyurmuştur.


Bu dönemde Mısır Almanya ile de silah ticaretinde yeni anlaşmalar yapmak üzere görüşmeler sürdürmüştür. Mısır Donanma Komutanı Usame Münir Rabia, Almanya’dan daha önceki yıllarda sipariş edilen denizaltıların teslim alınacağını duyurmuştur. Bu anlaşma çerçevesinde dizel/elektrik motorlu ve 500 metreye kadar su altı seyir kapasitesine sahip 30 kişilik mürettebat ile kullanılan Type 209/1400 tipi denizaltılar Mısır’ın Akdeniz’de kurmak istediği hâkimiyetin başka bir parçasını oluşturmaktadır. Aynı denizaltıdan Türkiye’nin deniz filosunda 14 adet bulunduğundan Mısır’ın bu alandaki eksikliğini gidermeye çalıştığı söylenebilir. Bu anlaşma kapsamında toplamda 1 milyar 840 milyon dolar ödeneceği açıklanmıştır.


Öte yandan Mısır donanma alanındaki kapasitesini geliştirmek amacıyla Fransa ile de bir anlaşma imzalamıştır. Buna göre Fransa’ya Gowind tipi 4 korvet sipariş veren Mısır bu ithalata toplam 1 milyar dolar harcamıştır. Bunu müteakiben yine Fransa’ya FREMM tipi çok amaçlı orta büyüklükte savaş gemisi siparişi veren Mısır bu anlaşma için yaklaşık 6 milyar dolar ödeyeceğini açıklamıştır. Yine Fransa ile Mısır arasında birçok kez mevzu bahis olan Rusya için imal edilen Mistral tipi (amfibi taarruz gemisi, helikopter taşıyıcısı olarak da bilinir) savaş gemilerinin Mısır’a satılması için anlaşma Ekim ayında imzalanmış ve iki amfibi savaş gemisi için toplam ödenecek tutar da 920 milyon avro olarak belirlenmiştir. 2015’in Haziran ayında da Fransa’dan alınan fırkateyn teslim edilmek üzere Mısır’a yollanmıştır.


2016 yılının Ocak ayına gelindiğinde Mısır, deniz filosunu Fransa’dan Gowind tipi tarzı hafif savaş gemileriyle, FREMM tipi Fransa menşeili orta büyüklükte savaş gemileriyle ve Alman yapımı Type209/1400 tipi deniz altılarla güçlendirirken, hava filosunu Fransa yapımı Dassault Rafale’ler ile Rus yapımı MİG-29 muharebe savaş uçakları ve Amerikan menşeli F-16 hibeleriyle güçlendirip Apaçi Amerikan Helikopterleri ve Mil Mi-8, Mil-Mi-17 gibi taarruz ve transfer helikopterleri ile modernize etmiştir. Mısır ordusu bu silahları Amerikan yapımı Hellfire ve Rus menşeili Tor, Buk gibi akıllı mühimmatlarla da donatarak modern savunma teknolojileri alanında önemli ilerlemeler kaydetmiştir. Yine Mısır 2016’nın Mayıs ayında Alman tipi denizaltılarda kullanmak için Amerikan menşeili Harpoon Block II denizaltı torpidolardan 20 tane satın almak için başvuru yapmıştır.


Ocak ayında Fransa’dan alınan Rafale’lerin teslimatı 3’erli olarak devam ederken, Mısır hava kuvvetleri Rusya’dan Ka-52 Alligator tipi taarruz helikopterlerinin teslimatına yönelik 3.7 milyar dolarlık askeri ithalat anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşmanın gerçekleşebilmesi için gerekli finansal kredinin Fransa tarafından Mısır’a sağlanacağı açıklanmıştır. Rusya’dan alınan helikopterleri Fransa’dan alınan Mistral gemilerine konuşlandırmayı planlayan Mısır’a bu süreçte hem mali hem askeri desteğin ise Fransa’dan gelmesi dikkat çekicidir. İki ülke arasındaki bu yakın ilişkilerin bir göstergesi ise 2016’da düzenlenen Ramses askeri tatbikatı olmuştur.


Rusya, 2018’e kadar 50 adet Ka-52 taarruz helikopteri ve 35 MİG-35S tipi savaş uçağı ve akıllı mühimmatlarını 3 milyar dolarlık bir anlaşma çerçevesinde Mısır’a teslim edeceğini duyurmuştur. Bununla birlikte Mısır’ın Fransa’dan satın alınan Rafale uçaklarının, orta büyüklükteki FREMM savaş gemileri ile Mistral’lerin tümünün 2018 yılında tamamlanacağı açıklanmıştır.  Bu açıdan bakıldığında her ne kadar Mısır ordusunun ABD ile yakın ilişkileri olsa da, ilerleyen dönemde Rusya ve Fransa’nın da bu ülke silahlı kuvvetleri için ciddi birer ortak olacağı görülmektedir. Önümüzdeki dönemde Almanya ve Çin gibi ülkelerin de Mısır’a silah satışlarını artıracağı söylenebilir. Sisi yönetimindeki Mısır’ın Sina bölgesindeki şiddet olaylarından, Akdeniz’deki hâkimiyet yarışından ve ülke içerisindeki ve sınırlar ötesindeki güvenlik kaygılarından ötürü silahlanma anlayışını değiştirmeyeceği söylenebilir. Bu anlamda daha fazla silah anlaşması ve artan askeri harcamalar beklenmekte ve Mısır ordusunun bu yöndeki kapasitesini daha da geliştireceği tahmin edilmektedir.

 

Bu yazı “Ortadoğu’daki Silahlanma Yarışının Yeni Aktörü Mısır” başlığıyla Ortadoğu Analiz Dergisi'nde yayınlanmıştır.