Suriye Gündemi: 5-11 Kasım 2018

Uluslararası Suriye Gündemi
Rusya’ya ait Il-20 casus uçağının İsrail sebebiyle Suriye’de konuşlu S-200 hava sistemleri tarafından düşürülmesinden sonra Rusya, Suriye’ye S-300 sistemlerini yerleştirmiştir. S-300 sistemlerini kullanacak Suriyeli subayların Rus subaylar tarafından eğitimi de büyük ölçüde tamamlanmıştır. İsrail bu kazadan sonra Suriye içinde hava saldırısı düzenleyememektedir. Rusya-İsrail hükümetlerarası komisyonu üyesi İsrailli bakan Zeev Elkin’in tehditkâr açıklamaları İsrail-Rusya arasındaki gerilime yeni bir boyut kazandırmıştır. Suriye rejimi ordusunun o sistemleri kullanmayı bilmediğini ve dolayısıyla İsrail uçaklarını kendi hava sahaları içinde olduğu sırada vurabileceğini belirterek bu durumda İsrail hava kuvvetlerinin doğrudan S-300’leri hedef alacağını söylemiştir. Bu açıklamalardan sonra Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, İsrail’in bölgedeki hareketlerinin Rus askerlerinin hayatlarını riske attığını belirterek, bu sorumsuz davranışların Rus askerlerin hayatına mâl olduğunu belirterek İsrail’i uyarmıştır. İsrail’in Suriye içindeki operasyonel serbestliğini sınırlandıracak bütün bu gelişmeler karşın İsrail’in Rusya ile sahip olduğu özel ilişki nedeniyle Suriye hava sahasının İsrail’e yeniden açılması ancak Rusya’nın bu konuda İsrail ordusundan daha yakın koordinasyon beklemesi muhtemeldir.

ABD Dışişleri Bakanlığı PKK’nın üst düzey üç yöneticisi olan Murat Karayılan, Cemil Bayık ve Duran Kalkan hakkında yakalama kararı çıkartılarak, bu kişilerin yakalanmasını sağlayacak bilgiyi paylaşanlara para ödülü verileceğini ilan etmiştir. Bu durum her ne kadar Türkiye’nin terörle ilgili kaygılarının ABD tarafınca anlaşıldığı şeklinde yorumlansa da ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey’nin PKK ile YPG’nin aynı örgüt olarak düşünülmediğini ve YPG’ye desteğin süreceğini söylemesi çelişki ortaya çıkarmıştır.

Bölgesel Suriye Gündemi
Haziran 2018’den itibaren Münbiç sınırlarında koordineli fakat bağımsız devriye gerçekleştiren Türkiye ile ABD, geçtiğimiz hafta ilkini gerçekleştirdikleri ortak devriyelere bu hafta da devam ederek ikinci ortak devriyeyi de gerçekleştirmişlerdir.

Fırat’ın doğusundaki YPG tarafından Türkiye’ye yapılan taciz ateşlerine geçtiğimiz haftadan itibaren Türk Silahlı Kuvvetleri’nce karşılık verilmiştir. YPG’nin verdiği kayıplar üzerine tedirgin olan ABD, Fırat’ın doğusundaki Türkiye – Suriye sınırında devriye nöbetlerine başlamıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu durumun kabul edilemez olduğunu belirtmiş ve Trump’ın bu durumu bir an önce durduracağına olan inancını vurgulamıştır. YPG tarafından yapılan taciz ateşleri bu hafta da devam etmiş ve 7 Kasım 2018’de bir YPG militanı daha TSK tarafınca etkisiz hale getirilmiştir.

2012 yılından itibaren Suriye’deki diplomatik temsilciliklerini kapatan Körfez ülkeleri, son dönemlerde ilişkilerin yeniden tesis edilmesi noktasında tavır sergilemektedir. Birleşik Arap Emirlikleri’nin 6 yıl sonra Şam Büyükelçiliği’ni yeniden açmaya hazırlandığı ileri sürülmektedir. Yakın zaman önce Bahreyn Dışişleri Bakanı’nın da Suriye Dışişleri Bakanı ile bir araya gelerek samimi görüntüler vermesi Suriye’nin bazı Körfez ülkeleri ilişkilerinin normalleşebileceği yönünde işaretler olarak görülebilir.

Yerel Suriye Gündemi
Büyük bir çoğunluğunu ve lider kadrosunu YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) içinde hatırı sayılır miktarda Arap unsur bulunmaktadır. ABD girişimi ve desteği ile oluşturulan bu yapıda YPG’li ve Arap unsurlar IŞİD’e karşı verilen mücadele çerçevesinde bir araya gelmişti. Ancak ortak tehdidin ortadan kalkması ile taraflar arasındaki gerginliğin arttığı ve ittifakın giderek kırılganlaştığı görülmektedir.  Gerginliğn temel nedeni Arap unsurların arka plana atılmasıdır. Deyr ez-Zor’daki IŞİD’le mücadelede birçok Arap kökenli militan IŞİD tarafından öldürülürken ve rehin alınırken Kürt kökenli militanların gerekli desteği vermemesi ve Şirko başta olmak üzere birçok Kürt kökenli komutanın geri çekilmesi SDG içerisindeki iki kanat arasında ayrılıkları körüklemiştir. Bu duruma ek olarak, SDG Askeri Konseyi komutanlarından Arap kökenli Ebu Hulah’ın görevden alınması grup içi mücadeleyi yansıtması yönüyle dikkate değer bir diğer gelişme olmuştur.

Hama kırsalının kuzeyinde İranlı militanların sızma girişimi neticesinde 20 İzze Ordusu mensubu hayatını kaybederken buna karşılık içlerinden birinin lider olduğu 4 İranlı militan etkisiz hale getirilmiştir.

Türkiye kuzeybatı Suriye’deki hayatı normale dönüştürmek için bölgenin güvenliğini sağladıktan sonra insani durumun geliştirilmesine ağırlık vermiştir. Bu yönde atılan birçok adıma ek olarak, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan insani yardımların daha hızlı ulaşmasını sağlamak amacıyla Afrin’e yeni bir sınır geçişinin açıldığını duyurmuştur. Bununla bağlantılı olarak yardım kuruluşlarından sadece biri olan Türk Kızılay’ı, iç savaşın başlamasıyla bölgeye 42,000 tır insani yardım malzemesi gönderdiğini açıklamıştır.

IŞİD’in Suriye genelindeki etkinliği azalmış olsa da Irak sınırına yakın bölgelerde hala varlık göstermektedir. Son dönemde Deyr ez-Zor’da ABD destekli SDG militanlarına karşı operasyonlar gerçekleştiren IŞİD, bunlara bir yenisini eklemiştir. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre Deyr ez-Zor eyaletinin Hecin şehrindeki el-Bahra köyünde gerçekleştirilen bomba yüklü araç saldırısında 12 SDG militanı IŞİD tarafından etkisiz hale getirilmiştir.

Suriye rejiminin Temmuz 2018’den itibaren ülkenin güneyindeki Dera’da kontrolü ele geçirmesinden sonra İran tarafından buraya askeri üs inşasına başlandığı bazı haber kaynaklarında iddia edilmiştir. Yapım sürecine Hizbullah’ın yanı sıra Iraklı Şii milislerin de destek verdiği ileri sürülmektedir. Bu durumun İsrail’in bu bölgede hava operasyonu gerçekleştirmesine neden olacak gelişmeleri tetiklemesi beklenebilir.

Suriye’deki savaşın başlamasıyla komşu ülkeler başta olmak üzere birçok ülkeye iltica eden Suriyeliler, bazı bölgelerde savaşın kısmi olarak azalması ile ülkelerine geri dönmeye başlamıştır. Bu nokta Rus General Kharchenko Lübnan’a sığınan mültecilerden 20,000 kişinin Ocak 2018 itibarı ile Jaydat-Yabus kontrol noktasından giriş yaparak ülkeye geri döndüğünü açıklamıştır.