İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad’ın Tacikistan ve Türkmenistan Ziyaretleri

Bayram Sinkaya, ORSAM Ortadoğu Danışmanı
2005 yılında Mahmud Ahmedinecad’ın cumhurbaşkanı olmasından sonra İran’ın Batı ile ilişkileri tekrar bozuldu. ABD önderliğinde Batı’nın İran’ı izole etme çabalarına karşılık İran dış politikasını çeşitlendirmeye ve Batı dışındaki ülkelerle ve komşularıyla ilişkilerini geliştirmeye ağırlık verdi. İran bu dönemde bir taraftan Afrika ve Latin Amerika açılımları yaparken diğer taraftan Şangay İşbirliği Örgütü’ne üye olmaya çalıştı. Bununla birlikte İran’ın Ortadoğu’dan Kafkasya, Güney Asya ve Orta Asya’ya uzanan “yakın havzası” İran dış politikasındaki öncelikli yerini korudu. İran Batı ve İsrail ile ilişkilerinin aksine bu bölgelerde problem yaratmaktan kaçınarak işbirliğini öne çıkardı. İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad, bu çerçevede 4–6 Ocak tarihleri arasında Tacikistan’ı ve Türkmenistan’ı ziyaret etti.   Tacikistan’ın, İran dış politikasında önemli bir yeri vardır. Öyle ki Ahmedinecad daha önce yaptığı bir konuşmada iki ülkeyi “iki bedende tek can” şeklinde tanımlamıştır. İran bağımsızlığını ilan etmesinden sonra Tacikistan’ın en büyük destekçisi olmuş ve iç savaşın sona erdirilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Tacikistan ile İran arasındaki yakınlığın en önemli sebebi ortak bir dili (Tacikçe, Farsçanın bir lehçesidir) ve kültürü paylaşmalarıdır. Tacikistan ve İran, aynı dili ve kültürü paylaşan Afganistan ile birlikte Farsça konuşan ülkeler toplantıları organize etmişlerdir. İlki 11 Mayıs 1997’de toplanan Farsça Konuşan Ülkeler Zirvesi’nin sonuncusu 9 Mart 2009’da Tahran’da düzenlenmiştir. Bu üç ülke arasında kültürel işbirliğinin geliştirilmesi için bir komisyon oluşturulmuştur. Taraflar arasında ticaret, ulaşım, enerji, eğitim, sağlık ve güvenlik alanlarında imzalanan işbirliği anlaşmalarının uygulanmasının gözetimi için de dışişleri bakanlarından oluşan bir konsey oluşturulmuştur.   İran Tacikistan’da kültürel faaliyetlerin yanı sıra önemli altyapı yatırımları yapmaktadır. 150’den fazla İran şirketi Tacikistan’da çeşitli alanlarda inşaat faaliyetleri yürütmektedir. İran’ın yatırımlarının önemli bir kısmı yol, tünel, baraj ve hidroelektrik santrali inşasıdır. Ayrıca, Tacikistan’ı Afganistan üzerinden İran’a bağlamak için karayolu ve demiryolu bağlantıları kurulmaktadır. İki ülke arasındaki işbirliği dış politikaya da yansımıştır. Şangay İşbirliği Örgütü üyesi olan Tacikistan, İran’ın bu örgüte üyelik girişimini desteklemektedir. Tacikistan, İran’ın “barışçı” nükleer programına da destek vermektedir.   Bu son ziyaret sırasında Ahmedinecad ve Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman iki ülke arasındaki ilişkiyi “stratejik” olarak nitelendirmiştir. Tacikistan ve İran arasında suçluların iadesi, madencilik ve turizm alanlarında işbirliği anlaşmaları imzalanmış ve İran İstiglal Tüneli, Tude 2 Barajı ve Elektrik santralinin inşası gibi yeni yatırımları üstlenmiştir.     Türkmenistan İran’ın önemli bir sınır komşusudur ve Hazar Denizi’ne kıyısı olması nedeniyle de İran dış politikasında önemli bir yeri vardır. Hazar’ın statüsü meselesi iki ülke arasında kah işbirliği neden kah ihtilaf meselesi olmaktadır. Bununla birlikte Türkmenistan İran’ın Orta Asya’daki en büyük ticari ortağı olmuş, iki ülke arasındaki ticaret hacmi 2009’da 3 milyar doları aşmıştır. Ahmedinecad’ın Türkmenistan ziyareti sırasında iki ülke arasındaki ticaret hacminin artırılması hedeflenmiş ve teknoloji, ticaret ve enerji alanlarında işbirliği anlaşmaları imzalanmıştır.   Türkmenistan ile İran arasındaki işbirliğinin ulaşım ve enerji olmak üzere iki önemli boyutu vardır. Türkmenistan coğrafi olarak İran’ın Orta Asya’ya açılmasında önemli bir konumda iken, İran da Türkmenistan’ın Basra Körfezi’ne ulaşması için önemlidir. Bu coğrafi tamamlayıcılığa paralel olarak iki ülke demiryollarını birleştirmeye karar vermiştir ve 1995 yılında hizmete giren Meşhed-Serahs demiryolu bu yönde atılmış ilk adımdır. Bu adımı desteklemek üzere 2007 yılında İran-Türkmenistan-Kazakistan (Gorgan-Etrak-Uzen) demiryolu anlaşması imzalanmıştır. Ahmedinecad’ın Türkmenistan ziyareti sırasında bu hattın İran-Türkmenistan kısmını (Gorgan-Etrak) tamamlamak üzere anlaşmaya varılmıştır.   İran ile Türkmenistan arasındaki enerji ilişkilerinin temelini ise doğalgaz ticareti oluşturmaktadır. İran 1997 yılından beri Körpece-Kurtköy gaz boru hattı üzerinden Türkmenistan’dan yılda ortalama 8 milyon metreküp doğalgaz ithal etmektedir. Şubat 2009’da yapılan anlaşmalar ile Türkmenistan’ın İran’a sattığı doğalgazın miktarının artırılması ve bu amaçla iki ülke arasında yeni bir boru hattı inşa edilmesi konusunda anlaşmaya varılmıştır. Ayrıca İran’ın Türkmenistan’ın Yolotan doğalgaz sahasında doğalgaz araması ve buradan çıkardığı gazın bir kısmını alması için anlaşma yapılmıştır.   Şubat 2009’da yapılan anlaşma uyarınca inşa edilen ve Türkmenistan’ın Devletabad doğalgaz sahasından İran’ın Hazar kıyısına uzanan Devletabad – Serahs - Hangiran doğalgaz boru hattı çok kısa sürede tamamlanmış ve hattın açılışı Ahmedinecad’ın Türkmenistan ziyareti sırasında Türkiye Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın da katıldığı bir törenle yapılmıştır. Böylece, Türkmenistan’ın İran’a sattığı doğalgaz miktarının önce 14 milyar daha sonra 30 milyar metre küpe çıkması beklenmektedir. İran, Türkmenistan’dan aldığı doğalgazı kuzeydoğu bölgesinde kullanarak güneyde çıkardığı kendi gazını daha fazla miktarda ihraç etmeyi planlamaktadır.   İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad Tacikistan ve Türkmenistan ziyaretleri sırasında hem bir dizi işbirliği anlaşması imzalamış hem de İran’ın dış politikasına destek aramıştır. Ahmedinecad, bu ülkelerde yaptığı temaslar sırasında mevcut uluslararası sistemin çöktüğünü ileri sürmüş ve bölge ülkeleri arasındaki işbirliğinin geliştirilmesinin önemine işaret etmiştir. Tacikistan Cumhurbaşkanı Rahman, Ahmedinecad ile görüşmesi sırasında İran’ın barışçı nükleer faaliyetlerini desteklediğini söylemiş ve sorunun diplomatik yollarla çözülmesi isteğini dile getirmiştir. Ahmedinecad, Türkmenistan Cumhurbaşkanı Berdimuhammedov ile görüşmesi sırasında Türkmenistan’ın bölgesel sorunlar karşısında tarafsız tutumunu övmüş; Berdimuhammedov ise bölgesel meselelerde İran ile hemen hemen aynı fikirleri paylaştıklarını ifade etmiştir.   Sonuç olarak, ABD İran’ı izole etmeye ve İran aleyhinde yeni yaptırımları gündeme getirmeye çalışırken İran komşu ülkeleriyle işbirliğini ve ticari bağlarını güçlendirmektedir. Bununla birlikte, İran’ın bu hamlelerinin ABD’nin İran politikasını etkisizleştirip etkisizleştirmeyeceği sorusu hala geçerliliğini korumaktadır. Bu sorunun cevabı ABD’nin atacağı somut adımların niteliğine bağlıdır.