Biden’ın Dış Politika Ekibi Şekilleniyor: Antony Blinken

Joe Biden'ın Antony Blinken'i dışişleri bakanı olarak aday göstermesi ve Jake Sullivan'ı ulusal güvenlik danışmanı olarak ataması beklendiği haberi, gelecek dönem ABD dış politikası hakkında çok şey söylüyor. Biden’ın açıkladığı isimler, Demokrat Parti'nin dış politika konusundaki tutumunun en önemli temsilcileri arasında gösteriliyor. Demokratların dış politika anlayışında; uluslararası kurumlara önem verilmesi, müttefiklerle yakın ilişkiler kurulması ve askerî müdahaleler konusunda temkinli bir yaklaşım benimsenmesi öne çıkıyor. Obama döneminde dışişleri bakan yardımcısı ve ulusal güvenlik danışmanı yardımcısı olarak görev yapan Antony Blinken ile Dışişleri Bakanlığında politika ve planlamadan sorumlu direktör olarak görev yapan Jack Sullivan’ın ABD dış politikasına yön veren kilit pozisyonlara getirilmesi, Biden’ın eski çalışma arkadaşlarıyla yola devam edeceği varsayımlarını da güçlendirdi. Ancak bu atamalar Biden başkanlığının Obama dış politika ekibi için üçüncü dönem olmayacağını da göstermektedir. Çünkü Blinken, Joe Biden ile yaklaşık yirmi yıllık bir geçmişe sahipken Sullivan, Obama döneminde başkan yardımcısı olan Biden’ın ulusal güvenlik danışmanı olarak görev yapmıştır.

Antony Blinken Kimdir?
58 yaşındaki Blinken, yabancı diplomatlar tarafından iyi tanınan ve onay almak zorunda olduğu Senato'da Cumhuriyetçiler’in de desteğini kazanabilecek ılımlı biri olarak kabul ediliyor. Blinken’ın geçmişine bakıldığında ise diplomasi dünyası ile her zaman iç içe olduğu görülmektedir. Liseyi Paris'te okuyan Blinken, Harvard'dan ve Columbia'dan lisans derecesi almıştır. Kendisi de bir Harvard mezunu olan Blinken’ın babası ABD'nin Macaristan Büyükelçisi olarak hizmet veren bir yatırım bankacısıydı. Üvey babası ise Holokost'tan sağ kurtulan ünlü bir Yahudi avukattı. Blinken, 1993 yılında Dışişleri Bakanlığının Avrupa politikası bürosunda işe girmeden önce, bir gazeteci ya da film yapımcısı olmayı arzuluyordu. Mezuniyet sonrasında avukatlık ve kısa bir sürede gazetecilik yaptıktan sonra Bill Clinton yönetimi sırasında Ulusal Güvenlik Konseyinde görev aldı. Başkan Clinton’ın dış politika konuşma yazarı olarak medya becerilerini geliştirdi ve daha sonra Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyindeki Avrupa ve Kanada politikasını yönetti. Biden senato başkanı olduğunda Senato Dış İlişkiler Komitesinin Demokrat Personel Müdürü olarak Capitol Hill'de bulundu. Obama yıllarında Blinken, ulusal güvenlik danışman yardımcısı ve dışişleri bakan yardımcısı olarak görev yaptı. Onu tanıyanlar Blinken’i “cilalı”, “pürüzsüz” ve “nazik” gibi kelimelerle tanımlamaktadır. Blinken, 2020 başkanlık seçim kampanyası sırasında Biden'ın dış politikasının görünün yüzü oldu ve ABD'nin Donald Trump'ın “America First” yaklaşımıyla yıpranan ittifaklarını yeniden kurma ihtiyacı gibi görüşleri savundu. Blinken ayrıca ABD'nin İran nükleer anlaşmasına yeniden katılmasının önde gelen savunucularından biridir.

Blinken’ın Tartışmalı Danışmanlık Firması
Blinken’ın başarılı kariyerine rağmen onu ABD kamuoyunda tartışmalı hâle getiren konu ise WestExec Advisors ile olan ilişkisidir. Blinken ve muhtemel yeni savunma bakanı Michèle Flournoy, Trump döneminde Silikon Vadisi ile bağları nedeniyle şimşekleri üzerine çeken stratejik bir danışmanlık şirketi olan WestExec Advisors'ın kurucularıdır. Pentagon ile kazançlı iş fırsatları arayan Silikon Vadisi firmalarının Başkan Donald Trump liderliğindeki bir orduya en son teknolojik ürünleri satmak için Savunma Bakanlığı ile aralarında köprü olması için Obama yönetiminde eski üst düzey yetkililerden oluşan WestExec Advisors’a başvurdukları iddia edilmektedir. Firma, resmî web sitesine göre müşterilerine “hedeflerini ilerletmelerine yardımcı olmak için kapsamlı hükûmet ilişkileri ve paydaş haritalama stratejileri” sunmaktadır. WestExec'in öncülük ettiği türden ilişkiler ABD’de çarpık politika kararlarına yol açtığı için kamuoyunda tepki çekmektedir.

WestExec’in tepkileri üzerine çekmesi kurulduktan bir yıl sonra 2018’de olmuştur. Google firması, Maven Projesi olarak bilinen bir Pentagon girişiminin parçası olarak drone savaşı için en son yapay zeka teknolojisini geliştirmek üzere Savunma Bakanlığı ile yaptığı çalışmalar nedeniyle çalışanları tarafından gösterilen bir dirençle karşı karşıya kalmış, Google yöneticileri iç tepkiler nedeniyle askeri anlaşmayı gelecek yıl yenilemeyeceklerini duyurmuştur. WestExec danışmanlık görevlilerinin projeye derinden dâhil olması ve Google çalışanlarının itirazlarıyla başlayan medya savaşının içine girmesiyle kendini fırtınanın ortasında bulmuştur. Ayrıca, özel sektör teknoloji firmaları ile ordu arasında daha fazla iş birliğini kolaylaştırmayı amaçlayan WestExec Advisors'ın müdürlerinden biri olan David S. Cohen, eski bir CIA müdür yardımcısıdır. Firma CIA'nın kullanacağı “en son teknolojiyi belirlemek” için Silikon Vadisi'nde yeni bir iş portalının kurulmasına yardımcı olmuştur. WestExec, personeli lobici olmadığı için müşteri listesini açıklamak zorunda değildir. Ayrıca firma çalışanları Biden’ın yeni ekibini oluşturması ile ilgili, geçen yıl lobi yapan kişileri atama konusundaki kısıtlamalara da tabi değillerdir. Firmanın eski müdürlerinden biri olan Avril Haines’ın ismi de Biden'ın ulusal istihbarat direktörü olarak açıklanmıştır. Haines, ABD istihbaratının tepesine geçen ilk kadın olacak.

Blinken’ın Yahudi Kökleri
Blinken, Yahudi bir ailenin çocuğu olarak büyüdü. Üvey babası Samuel Pisar, Majdanek, Auschwitz ve Dachau'nun ölüm kamplarında geçirdiği zamanlar da dâhil olmak üzere Nazilerden nasıl kurtulduğunu anlatan “Of Blood and Hope” başlıklı bir hatıratın yazarıdır. Ayrıca Blinken’ın üvey babası, Başkan John F. Kennedy'nin yanı sıra eski Fransa Cumhurbaşkanı Valéry Giscard d'Estaing de danışmanıydı. Blinken’ın üvey kız kardeşi Leah Pisar da Dışişleri Bakanlığında ve Clinton yönetimi sırasında Ulusal Güvenlik Konseyinde iletişim direktörü olarak çalışmıştır. Blinken’ın babası Macaristan Büyükelçisi olduğu sırada amcası da Belçika Büyükelçisi olarak görev yapmıştır. Orada Blinken, Holokost mağduru bazı Yahudilerin haklarının aranmasında hükûmete yardımcı olmuştur.

Dünyaca ünlü avukat Samuel Pisar, Washington Post ile 2013 yılında yaptığı bir röportajda, Blinken’ın Paris'te bir genç olarak savaş sırasındaki deneyimlerini duymak istediğini anlattı. Pisar, Washington Post'a “Bilmek istedi” dedi. “Ben onun yaşındayken başıma gelenleri anladı ve bence bu onu çok etkiledi ve ona başka bir boyut, dünyaya ve burada neler olabileceğine başka bir bakış açısı kazandırdı. Bugün Suriye'deki zehirli gaz konusunda endişelenmesi gerektiğinde neredeyse kaçınılmaz olarak tüm ailemin ortadan kaldırıldığı gazı düşünüyor” diyerek Holokost’un Blinken’ın psikolojisi üzerindeki etkisini ortaya koymuştur. Pisar'ın 2015'teki ölümünden sonra Biden, onun anıları için “Okunması gerekiyor. Asla unutmamak için, süregelen yükümlülüğümüzün her nesli için güçlü bir hatırlatma olarak duruyor” ifadelerini kullanmıştır.

Blinken, İsrail'in eski ABD Büyükelçisi Michael Oren’e ABD'nin İsrail ile olan ilişkisinden sıcak bir şekilde söz etmiş ve Oren onun için “İsrail'in gerçek dostu” demiştir. Yakın tarihli bir röportajda, Joe Biden'ın “İsrail'e ve güvenliğine kariyeri boyu süren desteğinin” ‘Holokost dersi’ tarafından şekillendirildiğini belirten Blinken “Biden, İsrail'de güvenli bir Yahudi ana yurdunun, Yahudi halkının bir daha asla yıkımla tehdit edilmemesini sağlayacak en iyi güvence olduğuna kuvvetle inanıyor” dedi. Times of Israel'e göre Blinken, daha fazla ülke İsrail ile ilişkilerini normalleştirdikçe Filistin ile barış sürecinin de ilerleyeceğini umduğunu söylemiştir ve iki devletli bir çözümün “İsrail'in Yahudi ve Demokratik bir devlet olarak geleceğini sağlamanın ve ayrıca Filistinlilerin kendi devletlerine sahip olma hakkını gerçekleştirmenin tek yolu” olduğunu düşünmektedir.

Blinken’ın Bilinmeyen Yönleri
Blinken, anne babası boşandıktan ve annesi Judith, Holokost'tan sağ kurtulan Polonyalı ünlü avukat Samuel Pisar ile evlendikten sonra Paris'e taşındı. Çocukluğunu Fransa’da geçiren Blinken, kusursuz Fransızca konuşmaktadır. Blinken, çoğunlukla blues ve rock tarzı, gitar çalıyor. “Lip Service” ve “Patience” adlı iki ‘single’ı Spotify'da yayında. Adaylığı açıklandıktan sonra profilini güncellemeden önce Twitter biyografisinin sonunda “ABlinken'i Spotify'da Takip Edin” ifadesini yazmıştır. “Lip Service” şanssız bir akşam karşılaşmasını anlatıyor “ve sonra sana geldim ama bu gece sadece arkadaş olalım / bebek olalım” gibi sözlerle devam ediyor. Blinken 39 yaşında o zamanlar Washington DC’de orta sınıf İrlandalı Katolik bir aileden 30 yaşındaki meslektaşı Ryan ile Georgetown's Holy Trinity Kilisesi'nde iki mezhepli bir törenle evlenmiştir.

Sonuç
Bu yazıda Blinken’ın siyasi ve dış politik görüşlerinden ziyade hayatına dair bazı ayrıntılar verilmeye çalışılmıştır. Bu nedenle de sonuç bölümünde Blinken’ın politik geçmişine kısaca bakılacak olursa Senato'da Irak'ta etnik veya mezhepsel kimlikle bölünmüş üç özerk bölge oluşturma önerisinin hazırlanmasına yardımcı olduğu ve bu önerinin geniş ölçüde reddedildiği bilinmektedir. Ayrıca, Ricochet Yazı İşleri Müdürü Jon Gabriel’in Twitter'da yazdıklarına göre, “Blinken, Biden'a Irak Savaşı'na oy vermesini tavsiye etmiş, ayrıca ABD'nin Suriye'ye daha fazla asker göndermeyerek başarısız olduğunu söylemiştir.” Bilindiği gibi Obama döneminde Blinken, Irak ve Suriye'deki IŞİD’e karşı koymak için oluşturulan altmıştan fazla ülkenin katıldığı koalisyondaki diplomatik çabalarda kilit bir oyuncuydu. Blinken, ABD'nin Suriye çatışmasına daha sağlam bir şekilde müdahil olmasını savundu ve özellikle Libya'daki silahlı müdahaleyi destekledi. Diplomasinin “caydırıcılıkla desteklenmesi” gerektiğine ve kuvvetin etkili diplomasi için gerekli bir yardımcı olabileceğine inandı. “Suriye'ye çok fazla müdahale etmeyerek haklı olarak başka bir Irak'tan kaçınmaya çalıştık ancak çok az müdahale ederek tam tersi bir hata yaptık” diyen Blinken gerektiğinde müdahaleden kaçınmamak gerektiğini düşünmektedir.