Analiz

Süveyş Kanalı'nın Politik Ekonomisi ve "The Ever Given" Krizi

Önceleri ülkeler arasındaki mesafeleri hem zaman hem de maliyet açısından düşürme amacıyla gündeme gelen kanallar, zamanla dünya ticaretinin ana arterlerine dönüşmüştür. 1970’lerde dünya ticaretinin 2,6 milyar tonluk kısmı deniz yoluyla gerçekleştirilirken, bu oran sürekli artış göstererek 2017 yılında 10,7 milyar tona ulaşmış; 2019 yılında ise 11 milyar tonu aşmıştır. Uluslararası ticaretin ve küresel ekonominin belkemiğine dönüşen deniz taşımacılığı, 2017 yılında küresel ticaretin hacim olarak yaklaşık %80'ini ve değer olarak da yüzde %70'inden fazlasını tek başına göğüslemiştir.

Dünya ticaretinin ana arterleri olarak adlandırılan deniz rotaları, başta petrol ve türevleri olmak üzere hemen hemen bütün ürünlerin uluslararası pazarlarda ticaretini kolaylaştırmıştır. Bunun yanında, ekonomik olarak kanallar ve boğazlar vasıtasıyla bu bölgelerdeki ülkelere doğrudan kazançlar sunmuştur. Bu bağlamda, ülkelerin yakın sınırlar dolayısıyla doğrudan bölgesel ticareti arttırma amacıyla kullanılan geçitlere nazaran, uluslararası ticarete yön veren geçitler daha önemli hâle gelmiştir.

İstanbul Boğazı, Cebeli Tarık Boğazı, Malakka Boğazı, Panama Kanalı, Hürmüz Boğazı, Babü’l-Mendeb Boğazı ve Süveyş Kanalı olmak üzere dünya ticareti için yedi önemli geçiş noktasından bahsetmek mümkündür. Dünyanın en önemli petrol damarı olarak nitelendirilen Hürmüz Boğazı, Umman Körfezi ve Basra Körfezi arasında yer almaktadır. Küresel çapta bakıldığında deniz yoluyla gerçekleştirilen petrol ticaretinin yaklaşık %25’i; sıvılaştırılmış doğal gazın üçte biri bu boğazdan geçmektedir. Malezya Yarımadası ve Endonezya'ya bağlı Sumatra adası arasında 805 km uzunluğunda dar bir boğaz olan Malakka Boğazı ise küresel ticaretin yaklaşık %40’ının geçtiği dünyanın en işlek nakliye yollarından birisidir. Her yıl 100.000'den fazla gemi boğazdan geçmektedir. Doğal boğazların yanı sıra Panama ve Süveyş Kanalları da konumları itibarıyla dünya ticaretinde önemli yer tutmaktadır. Atlantik ve Pasifik Okyanuslarını birbirine bağlayan 80 kilometrelik Panama Kanalı, 14.000 transit geçişle dünya ticaretinin yaklaşık %5'ine ev sahipliği yapmaktadır. Sonuncu geçiş noktası ise Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayan Süveyş Kanalı’dır. Dünya ticaret hacminin yaklaşık %12'sinin geçtiği kanalı 2020 yılında 18 binden fazla gemi kullanmıştır.

Bu noktalar arasında jeo-stratejik açıdan en önemlileri Babü’l-Mendeb Boğazı ve Süveyş Kanalı olarak değerlendirilmektedir. Nitekim Basra Körfezi bölgesinden ve Asya’dan Batı’ya yönelik ticarette en önemli geçiş güzergâhı Kızıldeniz üzerinden gerçekleşirken, bu rotanın girişinde ve çıkışında bu iki geçiş noktası bulunmaktadır. Süveyş Kanalı bu özelliği ile Mısır’ı bölgesel ve küresel ekonomide ve siyasette stratejik bir ülke hâline getirmektedir. Nitekim Süveyş Kanalı’nın geçiş haklarını elinde bulunduran Mısır, hem kanaldan ekonomik gelir elde etmekte hem de kanalın kendisine sağladığı stratejik değeri bölgesel ve küresel aktörlerle ilişkilerinde işlevsel hâle getirmektedir.