Freedom House “Freedom in the World 2012” Raporunda Ortadoğu Ülkeleri

Sercan Doğan, ORSAM Ortadoğu Uzman Yardımcısı
2011 yılında Arap ülkelerinde yaşanan sarsıcı dönüşümler Ortadoğu’yu derinden etkileyen bir dinamik meydana getirdi. Bu dinamiğin uluslararası ve bölgesel politika ve güç dengelerine yoğunlaşan bir yaklaşımla incelenmesinin yanı sıra demokratikleşme ve siyasi dönüşüm açısından da irdelenmesinin büyük önem arz ettiği aşikardır. Bu kapsamda, uluslararası alanda faaliyet sergileyen bir sivil toplum kuruluşu olan Freedom House’un Dünyada Özgürlük/Freedom in the World raporu(1), Ortadoğu ülkelerinde yaşanan siyasi dönüşümün ayak izlerini takip etmek açısından önemli bir fırsat yaratmaktadır. Bu yazıda, “Freedom in the World 2012” raporunda Ortadoğu ülkelerine ilişkin değerlendirmeler sunulmuştur.
 
Freedom House’un alt başlığı “Arap Ayaklanmaları ve Küresel Etkileri”dir. Yıllık olarak hazırlanan bu rapor, 195 ülke ve 14 ihtilaflı bölgede özgürlüklerin ilerleme ve gerilemesinin bir değerlendirmesini içermektedir. Freedom House raporu, özgürlük kavramını değerlendirirken siyasi haklar ve insan haklarını temel almaktadır. Raporun Metodolojik Özet bölümüne göre siyasal haklar Seçim süreci, siyasi çoğulculuk, siyasi katılım ve işlevsel bir hükümet mekanizması alt kategorileriyle değerlendirilmektedir. Raporun insan hakları konusundaki anlayışı ise ifade ve inanç özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, hukukun üstünlüğü, kişisel otonomi ve bireysel haklar ile temellendirilmektedir. Ayrıca, Freedom House’un özgürlük anlayışının kültür farklılığına göre belirlenmediğini ve bu anlayışın evrensel bir şekilde tasavvur edildiğini de belirtmek gerekir.(2)
 
Tunus, Mısır ve Libya’da diktatörlüklerin devrilmesi, bu ülkelerde siyasi dönüşümün kapılarını açmıştır. Freedom House raporu, bu ülkelerde seçimlerin yapılmasını olumlu bir gelişme olarak kaydetmektedir. Özellikle Tunus’un önemli bir ilerlemeye sahne olduğu görülmektedir. Rapor, Tunus’ta insan hakları, hukukun üstünlüğü ve sivil toplumun gelişimi konularında önemli adımlar atıldığını belirtmektedir. Diğer yandan, bu olumlu gelişmelerin siyasi sisteme kök salabilmesi açısından sağlam bir demokratik kurumsallaşmanın gerekliliği de raporda belirtilen başlıca hususlardandır. Ayrıca, içinde bulunduğu zorlu siyasi koşullar ve güvenlik sorunlarına rağmen, Libya’nın Muammer Kaddafi diktatörlüğünden kurtulması da bir başka olumlu gelişme olarak raporda yerini almıştır.(3)
 
2012 yılının sonunda gelindiğinde, Arap ayaklanmalarının uyandırdığı heyecanın artık çoktan sönmüş olduğu Freedom House raporunda kaygı verici gözlemlerin sıralanmasından anlaşılmaktadır. Irak, Bahreyn, Suriye ve Lübnan’da mezhep ayrılığının körüklediği çatışmalar, bölgesel açıdan, Tunus’taki gelişmeleri gölgeleyen bir nitelik taşımaktadır. Öte yandan, raporda altı çizilen bir diğer husus ise baskıcı yönetimlerin, Doğu Avrupa’da gözlemlenenin aksine, koltuklarına sımsıkı sarılarak direnme eğilimidir.(4) Bu direniş, Suriye, Bahreyn ve Yemen’de protestoları silahla bastırmak şeklinde tezahür ederken, Mısır’da ise otoriter rejim daha pasif bir direniş sergilemeyi devam ettirmektedir. Mısır’da otoriter rejim, bazı alanlardan çekilerek kazanımlarını korumaya çalışırken sivil topluma ve rejim karşıtı gruplara olan yaklaşımı değişmeden devam etmektedir.
 
Raporun değerlendirmesinde Kuveyt, Lübnan ve Tunus “kısmen özgür”; İsrail “özgür”; Cezayir, Bahreyn, Mısır, İran, Irak, Ürdün, Libya, Suriye Umman, Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Yemen ise “özgür olmayan” ülke olarak sınıflandırılmaktadır. Bu sınıflandırma, yukarıda alıntılanan metodolojiye göre yapılmıştır. Ayrıca, “ihtilaflı bölge” olarak nitelenen Gazze ve Batı Şeria da “özgür olmayan” bölge olarak nitelendirilmektedir. Bahsedildiği üzere, sadece Tunus ve Libya’nın göstergelerinde ilerleme eğilimi tespit edilirken Suudi Arabistan ve Suriye “en kötünün kötüsü” olarak nitelendirilen ülkeler arasında yer almıştır.(5)
 
1941’de kurulan Freedom House, demokrasi ve özgürlük konularında güvenilir bir kuruluş olarak kabul görmektedir. ABD Federal Hükümeti tarafından fonlanan Freedom House’a yönelik eleştiriler ise ABD dış politika çıkarları doğrultusunda önyargılı olduğu iddialarına dayanır. Freedom House “Freedom in the World 2012” raporunu incelerken bu çekinceyi de göz önünde bulundurmakta fayda vardır. Gene de, bu rapor Türkiye’de, özellikle Ortadoğu’da siyasal dönüşüm ile ilgilenen araştırmacılar için önemli bir kaynak niteliği taşımaktadır.
-------------------
(1) Raporun içeriğine aşağıdaki bağlantıdan ulaşılabilir:
http://www.freedomhouse.org/report/freedom-world/freedom-world-2012
(2) s.33
(3) s.2
(4) s.11-13
(5) s.14-18 ve s.5