Irak’ta İhtilal Gerçekleşir mi?

Habib Hürmüzlü, ORSAM Danışmanı
Irak’ta bir askeri ihtilal olasılığı 2006 yılından beri gündemdedir. Amerikan işgalinden sonra siyasi atmosferden yararlanan kimi kişi veya siyasi oluşumlar, elde ettikleri kazançların elden gideceği korkusu yaşamaktadır. Kimileri böyle bir ihtilal ya da darbenin Irak’ı kaostan çıkaracağını ve istikrarlı bir dönemin yaşanabileceğini iddia etmektedir.

Irak’ta işgalden en kazançlı çıkanların Şiiler ve Kürtler olduğu bilinmektedir. 80 yılı aşkın süre boyunca iktidardan ve aktif politikadan uzaklaştırıldığına inanan Şii kesim, işgalden sonra iktidarı ele geçirmiştir. Bunun en belirgin örneği, şimdiye kadar hükümeti kuran üç Başbakan’ın da (Ayad Allavi, İbrahim Caferi, Nuri Maliki) Şii kesimden olmasıdır.
 
Bunun yanı sıra, Kürt partileri de işgalden en fazla - hatta Şiilerden daha fazla - yararlanan kesim olmuştur. Şu anda Cumhurbaşkanı, Başbakan Yardımcısı, Genelkurmay Başkanı, Dışişleri Bakanı, Meclis Başkan Yardımcısı, birkaç bakan ve devletin her kademesinde yüzlerce Kürt kökenli Irak vatandaşı görev almış durumdadır. Hem geçici, hem de daimi anayasada haklarını koruyan ve hatta haklarından çok daha fazlasını elde eden kesim yine Kürtler olmuştur. Irak’ın kuzeyinde kurulan Kürt yönetimi, devletin bütçesinden % 17 pay almakta ve bu bütçeye katkıda bulunmamaktadır. Bölgede toplanan vergiler ve sınır kapılarında alınan harçlar bölgenin bütçesine gitmektedir. Parlamentoda iki Kürt partisinin kabulü ve rızası olmadan neredeyse hiçbir yasa çıkarılmamaktadır.

Irak’ın büyük çoğunluğu Araplardan oluştuğu gerçeğinden hareketle, Irak’ta bir ihtilal ya da askeri darbe gerçekleşecekse bunun Arap kesimden veya ordudaki Arap subaylar tarafından gerçekleştirilmesi mümkün olabilir. Irak’ta en büyük siyasi, askeri ve milis gücü; Şii, Sünni ve Kürt kesimlerin elindedir. Dolayısıyla böyle bir ihtilalin Şii Arap ya da Sünni Arap güçleri tarafından yapılması en büyük ihtimaldir. Bu durum en fazla Kürt kesimini endişelendirmektedir.

Irak’ta bütün kesimler seçim atmosferine girmişken 8 Ocak tarihinde İngiltere’nin Irak Büyükelçisi Joan Jinginz’in bir açıklaması, Irak siyasi çevrelerinde bomba etkisi yaratmıştır. İngiltere’nin Irak büyükelçisi Jinginz, İngiltere’nin Irak işgalindeki rolünü araştıran Şilkot tahkikat komisyonu önünde, bazı Baas partisi yanlısı Iraklı subayların askeri darbe gerçekleştirebileceği ihtimalini dile getirmiştir. Guardina gazetesinin 8 Ocak 2010 tarihli sayısında çıkan haberde Büyükelçi bu ihtimalin nedenini şöyle ifade etmiştir: “Irak’taki demokratik sistem başarıya ulaşması garanti edilemeyecek bir pazarlıktır”.

Bu açıklama hakkında Iraklı milletvekilleri tarafından değişik yorumlar gelmiştir. Bir milletvekili açıklamanın arkasında siyasi bir pazarlığın var olabileceğinden bahsederken, Başbakan’a yakınlığıyla tanınan diğer bir milletvekili, “İngiltere Büyükelçisi’nin yorumu yanlıştır” yorumunda bulunmuştur. Parlamento’nun Güvenlik ve Savunma Komisyonu üyesi Kürt milletvekili Adil Bervari ise, “böyle bir açıklamanın, delillere dayanmadan ve elde belgeler olmadan yapılması mümkün değildir” şeklinde konuşmuştur. Bervari’nin açıklaması, Kürt yönetiminin endişelerini yansıtmaktadır. Irak’ta demokrasi mi kazanır, yoksa yeniden askeri darbeler dönemine mi dönülürün cevabını zaman verecektir.